Page 449 - Risale-i Nur - Sözler
P. 449
Onbirinci Şua Olan Meyve Risalesi'nin Onuncu Mes'elesi:
Emirdağı Çiçeği
[Kur'anda olan tekrarata gelen itirazlara karşı gayet
kuvvetli bir cevabdır.]
Aziz Sıddık Kardeşlerim!
Gerçi bu mes'ele, perişan vaziyetimden müşevveş ve letafetsiz
olmuş. Fakat o müşevveş ibare altında çok kıymetli bir nevi İ'cazı kat'î
bildim. Maatteessüf ifadeye muktedir olamadım. Her ne kadar ibaresi
sönük olsa da, Kur'ana aid olmak cihetiyle hem İbadet-i Tefekküriye, hem
Kudsî, yüksek, parlak bir cevherin sadefidir. Yırtık libasına değil, elindeki
elmasa bakılsın. Hem bunu gayet hasta ve perişan ve gıdasız, bir-iki gün
Ramazanda, mecburiyetle gayet mücmel ve kısa ve bir cümlede pek çok
Hakikatleri ve müteaddid hüccetleri dercederek yazdım. Kusura
bakılmasın. (Haşiye)
Aziz Sıddık Kardeşlerim! Ramazan-ı Şerifte Kur'an-ı Mu'ciz-ül Beyan'ı
okurken Risale-i Nur'a işaretleri Birinci Şua'da beyan olunan otuzüç
Âyetten hangisi gelse bakıyorum ki, o Âyetin sahifesi ve yaprağı ve kıssası
dahi Risale-i Nur'a ve Şakirdlerine kıssadan hisse almak noktasında bir
derece bakıyor. Hususan Sure-i Nur'dan Âyat-ün Nur, on parmakla Risale-i
Nur'a baktığı gibi, arkasındaki Âyat-ı Zulümat dahi muarızlarına tam
bakıyor ve ziyade hisse veriyor. Âdeta o makam, cüz'iyetten çıkıp külliyet
kesbeder ve bu asırda o külliyetin tam bir ferdi Risale-i Nur ve
Şakirdleridir diye hissettim. Evet Kur'anın hitabı, evvela Mütekellim-i
Ezelî'nin Rububiyet-i âmmesinin geniş makamından, hem nev-i beşer,
belki Kâinat namına muhatab olan Zâtın geniş makamından, hem umum
nev - i beşer ve benî - âdemin bütün asırlarda irşadlarının gayet
------------------
(Haşiye): Denizli hapsinin meyvesine Onuncu Mes'ele olarak Emirdağı'nın ve bu Ramazan-
ı Şerifin nurlu bir küçük çiçeğidir. Tekrarat-ı Kur'aniyenin bir Hikmetini beyanla, ehl-i dalaletin
ufunetli ve zehirli evhamlarını izale eder.