Page 337 - Risale-i Nur - Emirdağ Lâhikası
P. 337

ِ
                                                ه    ح ا   ن  َ َ ُ    بس     همس  ِ   ب ا
                                              ْ ُ
                                                    ْ
                        ِ
                                         ِ
                      امئاد ا   دبَا هتاَكرب  و للّا ة   مح   ر  و    مُكي   َلع  مَلاس           َا ل
                       ً  َ  ً َ ُ ُ َ َ  َ ٰ ُ      ْ َ َ َ ْ  َ ْ  ُ َّ

                  Çok Sevgili Üstadımız Efendimiz!
                  "Risale-i Nur imha edilmez" diye yazılan Ayn-ı Hakikat parçayı
           Başbakan, Adliye  Bakanı'na ev  adresleriyle;  yine  diğer bakanların da
           resmî  adreslerine  gönderdik.  Görüştüğümüz  meb'uslara  veriyoruz.
           Hepsi  de  bu  hususta  çalışacaklarını  söylüyorlar.  Isparta  Meb'usu
           Senirkent'li Tahsin Tola, ziyade alâkadar oluyor ve diyor ki: "Hükûmet
           şimdi komünistlikle mücadeleye başladı. Bu mücadele yalnız zabıta ile
           olamaz. Nurcular yirmi seneden beri mücadele ediyorlar ve hükûmete
           büyük  yardımda  bulunuyorlar.  Ve  bugün  memleketteki  muhtelif
           cereyanların en hayırlısı ve en tesirlisi Nurculardır." diyorlar. Vaiz ve
           meb'us  Ömer  Bilen,  diğer  meb'us  Hasan  Fehmi  Ustaoğlu  ve  Fehmi
           Çobanoğlu isimli ihtiyar zâtlar, size pekçok hürmet ve Selâm ediyorlar.
           Her  ikisi  dahi  Risale-i  Nur'un  Şahs-ı  Manevîsi  namına  sevgili
           Üstadımızı,  bu  asrın  bir  Mürşid-i  Hakikîsi  söyleyerek,  "Onların
           Himmetidir  ki,  bu  umulmadık  zafer  kazanıldı."  diyorlar.  Siz  sevgili
           Üstadımızdan  çok  cihetle  yardım  gördüğünü  söyleyen  bu  muhterem
           milletvekilleri,  sizin  Dua  ve  Risale-i  Nur'un  Hizmetine  güvenerek
           ileriye pek büyük ümidle baktıklarını ve "İslâmiyet'in bütün şaşaasıyla
           Âlem-i İnsaniyet çapında parlayacağını Cenab-ı Hakk'ın Rahmetinden
           bekliyoruz"  diyorlar.  Dünkü  Çarşamba  günü  üç  meb'us,  bir  aralık
           Üstadımızı ziyaret edeceklerini konuşmuşlar.

                                                             Abdullah,  Sungur
                                          *  *  *

           MAHKEME-İ KÜBRA'YA   ŞEKVA   VE   MÜDAFAAT'IN   BİR
                   HAŞİYESİ   OLAN   PARÇANIN   HÜLÂSASIDIR.

                                 [Size bu defa Mahkeme-i Temyiz'e gönderdiğimiz
           avukatın Temyiz Mahkemesi'ne gönderdiği-- istidanın suretidir. Ve
           dehşetli kararnameye karşı; hülâsası sizin tarafınızdan bu mealde,
           müsadere kararnamesine mukabil, dindar meb'uslara dersiniz:]

                  Bu  tarzda  müsadere  ne  derece  kanuna  muhalif  ve  Demokrat
           hükûmetini  tanımamak  ve  Adliye  Bakanı'nın  verdiği  emri ne derece
   332   333   334   335   336   337   338   339   340   341   342