Page 65 - Risale-i Nur - Emirdağ Lâhikası
P. 65

EMİRDAĞ  LÂHİKASI-I                                                                                         67


                  Sevgili  Üstadımız  başımızda  ve  en  Âlî  Hakikatları  taşıyan  ve
           Kur'anın en yüksek ve mübarek Tefsiri bulunan Risale-i Nur elimizde
           oldukça, sevinçlerimiz hadd ü hududa alınmaz.

                  İşte  bu  Hakikatların  herbir  cüz'ü,  saha-i  faaliyete  çıksa,  her
           tarafta merakla, zevkle kendini okutturuyor. Buna bâriz deliller pek çok
           var.  Hususuyla,  inkâr-ı  haşr  mefkûresini  mağlub  eden  Onuncu  Söz
           matbu'  nüshaları;  ve  bilhassa  gizli  tab'edildiği  halde  kendini  serbest
           okutan  ve  Takviye-i  İmanda  pek  yüksek  Hârikaları  taşıyan  Âyet-ül
           Kübra  Risaleleri;  ve  inkâr-ı  uluhiyet  mefkûresini  zîr  ü  zeber  eden
           Külliyat-ı  Nur  “Hüccet-ül  Baliğa”  ve  “Meyve”  gibi  Eczaları
           meydanda...  İnşâallah  Kur'anın  etrafına  çevrilmek  istenilen  İmansız-
           lığın emansız sûr'unu, Risale-i Nur temelinden kaldıracak, İmansızlığın
           emansız  ateşini  söndürüp,  Âb-ı  Hayat  bahşeden  Şarab-ı  Kevserini,
           bütün dünyaya emanlı İman vermekle içirecektir.

                                                                  قِابْلا وه قِابْلَا
                                                                  ِ
                                                                           ِ
                                                                   َ
                                                                             َ
                                                                       َ ُ
                                                           Çok kusurlu talebeniz
                                                                  Hüsrev
                                          *  *  *

                  Zâtınızın  şahsıma  karşı  haddimden  pek  çok  ziyade  hüsn-ü
           zannınızı,  Risale-i  Nur'un  Şahs-ı  Manevîsi  namına  kabul  edebilirim;
           yoksa kendimi o makamlarda görmek benim haddim değil.

                  Hem  "Risale-i  Nur  mesleği  Tarîkat  değil,  Hakikattır;
           Sahabe mesleğinin bir cilvesidir. Bu zaman, Tarîkat zamanı değil,
                                                                           ِ ِ
           İmanı kurtarmak zamanıdır." Risale-i Nur, bu Hizmeti   حْلا للّ en
                                                                      م
                                                                     د
                                                                           ٰ
                                                                       َ ْ
           müşkil  ve  ağır  zamanlarda  yapmış  ve  yapıyor.  Risale-i  Nur  Dairesi,
           Hazret-i Ali ve Hasan ve Hüseyn'in (R.A.) ve Gavs-ı A'zam'ın (K.S.) -
           İhbarat-ı  Gaybiyeleriyle-  Şakirdlerinin  bu  zamanda  bir  dairesidir.
           Çünki Hazret-i Ali, üç Keramet-i Gaybiyesiyle Risale-i Nur'dan haber
           verdiği  gibi;  Gavs-ı  A'zam  (K.S.)  da  kuvvetli  bir  surette  Risale-i
           Nur'dan haber verip Tercümanını teşci' etmiş. Bu mahrem dört Risale,
                                                                  ِ
           Keramet-i Aleviye ve Gavsiyeye aid dört Risale   للّا    ء   َ ٰ  آَّش    نا    bir vakit size
                                                                 ْ َ
                                                         ُ
           gönderilebilir.  Mahkeme  ehl-i  vukufu  onlara  itiraz  edememiş,  yalnız
           "Bu  yazılmamalı  idi"  diye  küçük  bir  tenkid  etmişler.  Ben  de  cevab
           verdim, onlar sustular. Zâten Üveysî bir surette doğrudan doğruya
           Hakikat    Dersimi    Gavs - ı  A'zam'dan   (K.S.)   ve   Zeynelâbidîn
   60   61   62   63   64   65   66   67   68   69   70