Page 316 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 316

318                                                                                      BEDİÜZZAMAN   SAİD   NURSİ


          orucun tatlı açlığını çekmedikleri ve zenginlere gelen hasaret ve zâyiatın
          sebebi de, Zekât yerinde ihtikâr etmeleridir. Ve Anadolu'nun bir meydan-




          ı  harb  olmamasının  sebebi,     ن َ ُ       ٰا   م    ني  ا   َّل    ذ    َّلا ِ   ا    Kelime-i  Kudsiyesinin
                                       ا
                                        و
                                             َ
          Hakikatını fevkalâde bir surette yüzbin İnsanların Kalblerine tahkikî bir
          tarzda  Ders  veren  Risale-i  Nur  olduğunu,  pek  çok  emarelerle  ve
          Şâkirdlerinden binler Ehl-i Hakikat ve dikkatin kanaatları isbat eder.

                                            * * *


                  RİSALE-İ NURUN  KÜÇÜK  VE  MÂSUM  ŞÂKİRDLERİ

              Aziz Sıddık Kardeşlerim,

              Risale-i Nurun küçük ve mâsum Şâkirdlerinden elli-altmış Talebenin
          yazdıkları Nüshalar bize de gönderilmiş. Biz de, o parçaları üç cild içinde
          cemettik.  Hem  o  mâsum  Şâkirdlerin  bazılarını,  isimleriyle  kaydettik.
          Meselâ:  Ömer,  onbeş  yaşında;  Bekir,  dokuz  yaşında;  Hüseyin,  onbir
          yaşında; Hâfız Nebi, ondört yaşında; Mustafa, ondört yaşında; Mus-
          tafa,  onüç  yaşında;  Ahmed  Zeki,  onüç  yaşında;  Ali,  oniki  yaşında;
          Hâfız  Ahmed,  oniki  yaşında…  Bu  yaşta  daha  çok  çocuklar  var,  uzun
          olmasın  diye  yazılmadı.  İşte  bu  mâsum  çocukların,  Risale-i  Nur'dan
          aldıkları Derslerinin ve yazdıklarının bir kısmını bize göndermişler. Biz
          de  onların  isimlerini  bir  cetvelde  dercettik.  Bunların,  bu  zamanda,  bu
          ciddî çalışmaları gösteriyor ki; Risale-i Nur'da öyle mânevî bir Zevk ve
          câzibedar  bir  Nur  var  ki,  mekteblerdeki  çocukları  okumağa  şevkle
          sevketmek için îcad ettikleri her nevi eğlence ve teşviklere galebe edecek
          bir  Lezzet,  bir  Sürur,  bir  Şevk  Risale-i  Nur  veriyor  ki,  çocuklar  böyle
          hareket ediyorlar. Hem bu hal gösteriyor ki, Risale-i Nur kökleşiyor.
                 ءآش  ْ َ  ِ   ا  ن  daha hiçbir şey Onu koparamıyacak. Ensal-i Âtiyede de-
                 للّا
                   َ ٰ
               ُ
          vam edecek. Aynen bu mâsum küçük Şâkirdler gibi, Risale-i Nurun Cazi-
          bedar  Dairesine  giren  Ümmî  ihtiyarların  dahi,  kırk-elli  yaşından  sonra
          Risale-i Nurun hatırı için yazıya başlayıp yazdıkları kırk-elli parçayı, iki-
          üç mecmua içinde dercettik. Bu Ümmî ihtiyarların ve kısmen çoban ve
          efelerin,  bu  zamanda,  bu  acib  şerait  içinde  herşeye  tercihan  Risale-i
   311   312   313   314   315   316   317   318   319   320   321