Page 321 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 321

KASTAMONU   HAYATI                                                                                                   323


           ve  bir  buz  parçası  olan  enaniyetini,  tam  bir  havuz  kazanmak  için,  o
           Dairedeki  Âb-ı  Hayat  havuzuna  atıp  eritmek  gerektir.  Yoksa  başka  bir
           çığır  açmakla  hem  o  zarar  eder,  hem  bu  müstakîm  ve  metin  Cadde-i
           Kur'aniyeye bilmiyerek zarar verir ; belki zendekaya bilmeyerek bir nevi
           yardım hesabına geçer.

                                                                     Said Nursî

                                             * * *



                         ام ِ  َ  ً َ    َا   دب ا     د   ا   ئ    هتا   َكرب و    ِ   للّا     ةم   حر  و م    ي   ُك    َلع  م   َلا   سلَا
                                   ُ ُ
                                                ُ ٰ
                                                                  َّ ُ َ ْ ْ
                                                   ْ
                                                       َ َ َ
                                       َ َ َ
                          ً

               Aziz, Sıddık Kardeşlerim,

               Sakın  sakın  dünya  cereyanları,  hususan  siyaset  cereyanları  ve
           bilhassa hârice bakan cereyanlar, sizi tefrikaya atmasın; karşınızda ittihad
           etmiş dalâlet fırkalarına karşı sizi perişan etmesin,

                   ِ

                  للّ  ا  ف ِ      ضغب  َ       و   ا   ْل  ِ   للّا  ف ِ      بحْلَا    Düstur - u  Rahmanî     yerine ,
                                    ٰ
                    ٰ
                                          ُّ ُ
                          ُ ْ ُ
                 ِ ِ
           ِ   ة   سا   يسلل  ضغب  ا   ْل    و  ِ   ة       ساي   س     لا    ف ِ       بح    َا   ْل   düstur-u  şeytanî  hükmederek,
                                    ِ
                             َ
                                َ َ
                      ُ ْ ُ
                                             ُّ ُ
               َ َ
                                    ِّ
                 ِّ
           Melek gibi bir Hakikat Kardeşine adâvet; ve hannas gibi bir siyaset arka-
           daşına muhabbet ve tarafdarlıkla zulmüne rıza gösterip, cinayetine mânen
           şerik eylemesin.

               Evet,  bu  zamandaki  siyaset,  Kalbleri  ifsad  edip,  asabî  ruhları  azab
           içinde  bırakır.  Selâmet-i  Kalb  ve  İstirahat-ı  Ruh  istiyen  adam,  siyaseti
           bırakmalı. Evet şimdi, küre-i arzda herkes; ya kalben, ya ruhen, ya aklen,
           ya  bedenen  gelen  musibetten  hissedarlıktan  azab  çekiyor;  perişandır.
           Bilhassa ehl-i dalâlet ve  ehl-i gaflet Merhamet-i Umumiye-i İlâhiyeden
           ve Hikmet-i Tâmme-i Sübhaniye'den habersiz olduğundan; rikkat-i cin-
           siye sebebiyle nev-i beşerle alâkadar olduğundan, kendi eleminden başka,
           nev-i  beşerin  şimdiki  elîm  ve  dehşetli  elemleriyle  dahi  müteellim  olup
           azab  çekiyor.  Çünki,  lüzumsuz  ve  mâlâyâni  bir  surette,  Vazife-i
           Hakikiyelerini ve elzem işlerini bırakıp, âfâkî ve siyasî boğuşmalara ve
           Kâinatın
   316   317   318   319   320   321   322   323   324   325   326