Page 323 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 323

KASTAMONU   HAYATI                                                                                                   325


                 KASTAMONU'DA BEDİÜZZAMANA SEKİZ SENE HİZMET
             EDEN MEHMED FEYZİ İLE KIYMETDAR BİR NUR TALEBESİ
                             OLAN EMİNİN BİR MEKTUBUDUR

                             ِ
                                     ِ ِ
                     ِ   رونلا   ِلئاسر  د   دعب  ُ ُ َ  اَك   ت   ه      َ َ َ       و     رب  ِ   للّا     ةمح   ر و مُكيَلع    مَلا   سلَا
                             ٓ
                        ُّ
                                                 ٰ
                                                                      َّ ُ َ
                                                    ُ َ ْ
                                                        َ َ ْ ْ
                                   َ َ
                               َ
                                                ِ
                                     ِ   ةبوتْكمْلا و ةئورقم    ا   ْل
                                               َ َ
                                      َ ُ َ
                                                    ُ ْ َ

               Çok  Sevgili,  Çok  Kıymetdar,  Çok  Müşfik  Üstadımız  Efendimiz
           Hazretleri;

               Evvelâ: Leyle-i Mi'racınızı tebrik eder, ellerinizden öper, kusurumu-
           zun afvını rica ederiz.

               Üstadımızın tercüme-i halini merak edenlere deriz ki:

               Kur'an-ı  Hakîm,  otuzüç  Âyâtının  İ’cazkâr  İşaretiyle,  İmam-ı  Ali
           Radiyallahu  Anhu  Celcelûtiye  ve  Ercûzesinde  Kerametkâr  Delâlâtiyle;
           Gavs-ı  Azam  Kuddise  Sırruhu,  beşaretkâr  Beyanatiyle,  Üstadımızın
           hakiki terceme-i halini ve Risale-i Nurun hakiki Mahiyetini beyan etmiş-
           ler.

               Üstadımızın  Şahs-ı  Mânevîsini  bilmek  istiyenler,  Risale-i  Nurun
           İşârât-ı Kur'aniye ve Kerâmât-ı Aleviye ve Kerâmât-ı Gavsiye Risalele-
           rini ve Risale-i Nurun sair eczalarını dikkatle tetebbu etmeleri lâzımdır.
           Yalnız bizim, Üstadımız hakkındaki kanaat-ı kat'iyyemiz şudur ki: İsm-i
           Nur ve İsm-i Hakîme mazhariyetle, Kur'an-ı Hakîmin Hazinesinden nail
           olduğu Hakaik ve Maârifi, Tahdis-i Nimet maksadiyle beşere ilân eden
           bu  Allâme-i  Zîfünun  Bediüzzaman  Hazretleri,  Ahlâk-ı  Muhammediye
           Aleyhissalâtü Vesselâm ile tahallûk etmiş, nefis ve heva berzahlarından
           geçmiş, mekârim-i ahlâkın en mümtaz ve müstesna bir timsâl-i müces-
           semi olarak bu asırda bulunmuş. Şimdiye kadar bütün hayatında şayan-ı
           hayret  bir  Ulûvv-ü  Himmet  ve  Sekinet  ve  İffet  ve  Mahviyet  içinde
           yaşamış.  Gına-yı  Kalbi,  Tevekkül  ve  Kanaatı  harikulâde;  maişet  ve
           kıyafeti pek sade ve mekârim-i ahlâkı pek fevkalâde; dünyaya zerre kadar
           meyil ve muhabbet etmez.

               Hem öyle bir tarzda İzzet-i İlmiyeyi hayatta muhafaza etmiş ki; asla
           kimseye arz-ı iftikar etmemek, hayatının en mühim bir düsturu olmuştur.
           Dünya kendilerine teveccüh etmişse de, ondan yüz
   318   319   320   321   322   323   324   325   326   327   328