Page 593 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 593
AFYON HAYATI 595
şimdiki mahkemenin nazarından kurtulmasına bir vesile oldular. Bu iki
kıymetdar kazanç onların hususî tahliyeleriyle bozulacaktı. Hem, onların
Nurlara pek ciddî alâkaları halkın nazarında sönecekti.
İkinci Nokta: Mes'elemiz, Âlem-i İslâmı alâkadar eden pek büyük
bir Vazife-i Kur'aniye ve Îmaniyedir. Ondan dehşet alan gizli münafıklar,
ellerinden geldiği kadar küçültmek isterler. Ve çok ehemmiyet verdikle-
rinden, zâhiren ehemmiyetsiz göstermeye çalışıyorlar; hükûmeti ve adli-
yeyi aldatıyorlar. Meselâ: Nurlara mensub feriklerden ve miralaylardan
sarf-ı nazar edip, Ankara'da Nur Talebesi bir nefer askerin elinde,
zararsız birkaç Risale bulunmasiyle, buradaki mahkeme, mes'eleyi uzat-
tırmaya vesile ediyorlar. Ve benim şahsımın ehemmiyetsizliğini, ihanet-
ler ve tazyiklerle, tecrübelerle gösterip, binler derece şahsımdan ehemmi-
yetli olan Nurların kuvvetli Derslerini ve Şâkirdlerinin sarsılmaz ve
susmaz Şahs-ı Mânevilerini nazara almayıp, güya ehemmiyet vermiyor-
lar. Halbuki, onun ehemmiyetinden titriyorlar ki, o kubbeleri habbe
göstermek istiyorlar.
Hem tam aldanmışlar. İçimizde yalnız dört - beş Kardeşimiz, ailevî
ticaret cihetinde bu tehirden bir zararları olsa da للّا َ ٰ ٓش ا ء ْ َ ِ ا ن pek çok ma-
ُ
nevî kazançları o maddî zararı hiçe indirecek bir İnayet altındayız. Hiç
merak ve telâş etmeyiniz. Vazifemiz, Sabr içinde şükretmek ve mümkün
oldukça Nurlarla meşgul olmaktır ve bizden çok ziyade sıkıntıda bulunan
mahpuslara teselli vermektir.
Said Nursî
* * *
ِ
ه ناح بس ِ س اب
هم
َ َ ُ
ْ
ْ ُ
Aziz Sıddık Kardeşlerim,
Mücmel bir manevi ihtar ile bir meseleyi Kalbe geldiği gibi beyan
edeceğim. Altı makamata giden ve galebe eden Müdafaatın cevabı gelmiş
ve bize tecavüze çare bulamamışlar. Yalnız bir makamın, gizli bir iş'ar
ile, benim Fedakâr Kardeşlerimi benden soğutmak ve şiddetli alâkalarını
gevşetmek plânı var. Zaten çoktanberi