Page 759 - Yaratılış Atlası 1. Cilt
P. 759

Sudan Karaya Geçifl Neden Mümkün De€il?


                                                                                                                                   Harun Yahya















                              E        vrimciler suda yaflayan canl›lar›n günün birinde, her nas›lsa, karaya ç›-

                                       karak kara canl›lar›na dönüfltüklerini iddia ederler.



                              Oysa bu tür bir geçifli imkans›z k›lan say›s›z anatomik ve fizyolojik faktör var-
                             d›r. Bunlar›n en belirgin olanlar›n› flöyle s›ralayabiliriz:



                              1. A¤›rl›¤›n tafl›nmas›: Denizlerde yaflayan canl›lar kendi a¤›rl›klar›n› tafl›mak
                             gibi bir sorunla karfl›laflmazlar.
                              Oysa karada yaflayanlar›n büyük bir k›sm› enerjilerinin % 40'›n› vücutlar›n› ta-
                             fl›mak için kullan›rlar. Kara yaflam›na geçecek bir su canl›s›n›n bu enerji ihtiya-

                             c›n› karfl›layabilecek yeni kas ve iskelet yap›lar› gelifltirmesi(!) kaç›n›lmazd›r, fa-
                             kat bu kompleks yap›lar›n rastgele mutasyonlarla oluflmas› da mümkün de¤il-
                             dir.



                              2. S›cakl›¤›n korunmas›: Karada ›s› çok çabuk ve çok büyük farklarla de¤iflir.
                             Bir kara canl›s›n›n, bu yüksek ›s› farkl›l›klar›na uyum sa¤layacak bir metaboliz-
                             mas› vard›r. Oysa denizlerde ›s› çok a¤›r de¤iflir ve bu de¤iflim karadaki kadar
                             büyük farklar aras›nda olmaz. Denizlerdeki sabit s›cakl›¤a göre bir vücut siste-

                             mine sahip olan bir canl›, karada yaflayabilmek için, karadaki s›cakl›k de¤iflimi-
                             ne uyum sa¤layacak korunma sistemini kazanmak zorundad›r. Kuflkusuz bal›k-
                             lar›n karaya ç›kar ç›kmaz rastlant›sal mutasyonlar sonucunda böyle bir sisteme
                             kavufltuklar›n› öne sürmek son derece saçmad›r.



                              3. Suyun kullan›m›: Canl›lar için kaç›n›lmaz bir ihtiyaç olan su, kara ortam›nda
                             az bulunur. Bu nedenle suyun, hatta nemin ölçülü kullan›lmas› zorunludur. Ör-
                             ne¤in deri, su kaybetmeyi ve buharlaflmay› önleyecek flekilde olmal›d›r. Canl›

                             susama duygusuna sahip olmal›d›r. Oysa suda yaflayan canl›lar›n susama duy-
                             gusu bulunmaz ve derileri de susuz ortama uygun de¤ildir.


                              4. Böbrekler: Su canl›lar›, baflta amonyak olmak üzere vücutlar›nda biriken ar-

                             t›k maddeleri, bulunduklar› ortamda su bol oldu¤undan hemen süzerek atabilir-
                             ler. Karada ise suyun minimum düzeyde kullan›lmas› gerekmektedir. Bu neden-
                             le bu canl›lar bir böbrek sistemine sahiptirler. Böbrekler sayesinde amonyak,
                             üreye çevrilerek depolan›r ve at›m›nda minimum düzeyde su kullan›l›r. Ayr›ca

                             böbre¤in çal›flmas›n› mümkün k›lan yeni sistemlere ihtiyaç vard›r. K›sacas›, su-
                             dan karaya geçiflin gerçekleflmesi için böbre¤i olmayan canl›lar›n bir anda ge-
                             liflmifl bir böbrek sistemi edinmesi gerekir.



                              5. Solunum sistemi: Bal›klar suda erimifl halde bulunan oksijeni solungaçlar›y-
                             la al›rlar. Suyun d›fl›nda ise birkaç dakikadan fazla yaflayamazlar. Karada yafla-
                             malar› için, bir anda kusursuz bir akci¤er sistemi edinmeleri gerekir. Tüm bu fiz-
                             yolojik de¤iflikliklerin ayn› canl›da tesadüfler sonucu ve ayn› anda meydana gel-

                             mesi ise elbette imkans›zd›r.








                                                                                                                          Adnan Oktar    757
   754   755   756   757   758   759   760   761   762   763   764