Page 24 - BİLGE ÇINAR FULL son.cdr
P. 24

Çınar Röportaj                                  SAMİYE AKSAN...                                                             SAMİYE AKSAN...                                                     Çınar Röportaj






                                                                                                                               yol almak istedim. Araştırmalar yaptım ve çok sevdiğim
                                                                                                                               bir  sanat  olan  hat  sanatını  öğrenmeye  karar  verdim.
                                                                                                                               1996 yılında İSMEK bünyesinde ders almaya başladım.
                                                                                                                               Orada yetiştim. Benim hocam, Davut Bektaş'tır. Davut
                                                                                                                               Bektaş,  Hasan  Çelebi'nin  öğrencisidir;  aynı  zamanda
                                                                                                                               Hasan  Çelebi'den  de  ders  aldım.  İcazetimi  de  Davut
                                                                                                                               Bektaş ve Hasan Çelebi'den aldım. 1996 yılından bugüne
                                                                                                                               kadar  da  hat  sanatını  hiç  bırakmadım,  kalem  elimde
                                                                                                                               yaşıyorum.
                                                                                                                                       Hat sanatını öğrenebilmeniz, “Artık bir
                                                                                                                               hattat oldum.” diyebilmeniz ne kadar zaman
                                                                                                                               aldı?

                                                                                                                                       Bu süreç  çok, çok, çok uzun. Yıllarım geçti ve hâlâ
                                                                                                                               da öğrenilecek çok şeyim var. Yirmi beş yıl kısa bir süre
                                                                                                                               değil ve ben bir sürü sağlık sorunum olmasına rağmen hâlâ da çalışmaya, öğrenmeye devam ediyorum.
                                                                                                                               Hiçbir zaman tam olarak pişmiş sayılmazsın aslında. Çünkü göreceğimiz ve gördüğümüzde şaşıracağımız
                                                                                                                               nice şey çıkacak karşımıza bu hayatta. Kısa sürede “Ben artık yaparım, her şeyi öğrendim, hattat oldum.”
                                                                                                                               diyebilmek mümkün değil.

                                                                                                                                       Son yüzyılda Kur'an-ı  Kerim'i  yazan tek kadınsınız. Kur'an-ı Kerim yazma fikri nasıl
                                                                                                                               oluştu ve bu süreçten kısaca bahsedebilir misiniz?

                                                                                                                                       Hocam bu sanata dair her şeyi  bize sunduktan sonra ne yapabileceğimi düşündüm.  Kur'an-ı Kerim
                                                                                                                               yazma fikrimi hocama sundum ve onun da önerisi ile ilk olarak Amme Cüzü yazdım.  Ardından da Kur'an-ı
                                                                                                                               Kerim yazmaya başladım.  Kur'an-ı Kerim'in yazıldığı kağıtların aharlanması ve sonra da bir süre bekleyip
                       “Aşk olmadan meşk olmaz!”.                                                                              yazıya hazır hale getirilmesi lazım. Ben   hem aharlama hem yazma işini yaptım. Kuran-ı Kerim yazma

               Dergimizin bu sayısında;  ülkemizde yetişmiş en kıymetli sanatkarlardan olan, son yüzyılda Kur'an-ı             konusunda Hasan Çelebi Hoca'mın büyük desteği oldu. Bir dönem cesaretimi yitirdiğimi hissettim ve iki ay
                                                                                                                               ara verdim.   Hocamın desteği ile yeniden başladım. Bir Kadir Gecesi'nde yazmaya başladığım Kur'an-ı
        Kerim'i yazan “tek kadın” olmasıyla tanınan ve Uluslararası “İş'te Kadın Zirvesi”nde Cumhurbaşkanı'ndan                Kerim'i bir başka Kadir Gecesi'nde bitirdim. Yazma sürecim boyunca gece gündüz çalıştım; hiç durmadan,
        ödül almış  Hattat Samiye Aksan'ın konuğu olduk ve keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.                                  uyumadan yazdım. Yemek yemeyi unuttum, “zaman” kavramını  unuttum, her şeyden vazgeçerek büyük bir
                       İlk olarak sizi tanımak isteriz. Kendinizi tanıtır mısınız?                                             şevkle yazdım. Sonrasında iki bin adet basıldı. Hiçbir ticari amaç gütmeden sadece içimden geldiği için
               Ben Samiye Aksan. Hattat Samiye Aksan. 21 Temmuz 1955'te Üsküdar'da doğdum. Hat sanatı ile                      yazmıştım ve hepsini hediye ettik.
        uğraşıyorum. Hat hocalığı yaptım bir müddet, şu anda pandemiden dolayı ders veremiyorum. Ayrıca                               Başka hangi çalışmalarda yer aldınız?
        yaşımdan dolayı da Halk Eğitim Merkezlerinde çalışamıyorum, evde çalışmalarımı devam ettiriyorum.                             Yakın zamanda Hasan Çelebi, Davut Bektaş, Ayten Tiryaki gibi kıymetli hocaların elinde yetişmiş
                       Hat sanatı nedir?                                                                                       otuz altı kadın hattat Çamlıca Camisi için Ku'ran-ı Kerim yazdık. Hiçbir ücret almadan her birimizin emeği
               Hat, düz çizgi demek. Hat sanatı veya diğer adıyla hüsnühat, belirli kurallar içinde güzel yazı yazma           ile bir eser oluştu. Şu anda da üzerinde tezhip çalışmaları yapılıyor, yakında da basılacağını umuyoruz. Bu
        sanatıdır. Önceleri sadece Araplar tarafından kullanıldığı için “Arap yazısı” adıyla anılırken İslamiyet'in            da bizim için büyük bir onurdur.
        geniş bir coğrafyaya yayılmasıyla “İslam yazısı” adını almıştır. Bana göre ise “Aşk”tır hat. Çünkü   “Aşk
        olmadan meşk olmaz.”                                                                                                          Hat sanatı gereken ilgiyi görüyor mu?

                       Peki, sizin bu sanata olan ilginiz ve bu sanata yönelik çalışmalarınız nasıl                                   Hat sanatı Türkiye'de çok ciddi boyutlarda ve bu alanda çok değerli hocalarımız var.
        başladı?                                                                                                               Son dönemde bu sanata olan ilgi arttı fakat hattat yetiştirmek çok zor. Hat sanatının hassas bir ölçüsü

               Yaklaşık otuz beş yıllık bir çalışma hayatım oldu. Öğretmenlik yaptım. Turizm sektöründe görev                  vardır. Hasan Çelebi'nin de dediği gibi “Pirenin ciğeri kadar bile kayma olmamalıdır yazarken.” O derece zor
        aldıktan  sonra  siyasete  atıldım.  Milletvekilliği  danışmanlığı,  belediye  başkanı  danışmanlığı  gibi  çeşitli    bir iştir bu. Kimisi geliyor gönül eğlendirmek için, kimisi geliyor vakit öldürmek için, kimisi geliyor öylesine
        alanlarda görev aldım. Emekliliğim yaklaşınca da sonrasında ne yapacağımı düşünmeye başladım.  Emekli                  bir hevesle. Durum böyle olunca da öğrenci yetişmiyor ne yazık ki!
        olan pek çok insan gibi eve kapanmanın ya da öylesine vakit öldürmenin bana göre olmadığını ve onlar gibi                     Hat sanatına ilgi duyanlara ya da bu sanatla uğraşmak isteyenlere tavsiyeniz nedir?
        olmak istemediğimi fark ettim. Emekli olduktan sonra beni neyin mutlu edebileceğini, hayatımı nasıl                           Gerçekten başarmak istiyorlarsa bu yola çıksınlar. Mesela ben bir işi yapmak istiyorsam öleceğimi
        doldurabileceğimi düşündüm. Geriye bakıp da hasta olmak yerine önüme bir hedef koyup o hedefe doğru                    de bilsem sonuna kadar giderim. Nasıl ki Kur'an-ı Kerim'i yazmaya başladım ve bitirene kadar durmadıysam
                                                                                                                               her konuda böyleyim ben.  Hat sanatını öğrenmeye başladığımda da her türlü hava muhalefetine, her türlü

         24                                                                                                                                                                                                                           25
   19   20   21   22   23   24   25   26   27   28   29