Page 13 - 7. Sayı Ekim-Kasım 2021
P. 13
İlk ölen arkadaşının fotoğrafı yoktu, Fikret’in gözü panoya takıldı. Kaldı
gençliklerinde çekildikleri bir yirmi kişi. Resmen ölü sayıyorum.
fotoğraftan kesip asmıştı. Sonrasında Bana sırf bu eziyeti çekeyim diye
genelde gazetelerden kesmiş ya söyledi o sözleri, sonra da geberdi. Ne
da cenaze törenlerinde yakaya yapacaktım terk etmeyerek? İnsan
asılanları iliştirmişti panoya. Normal anasına babasına bir Sevda için sırt
görünmediğini o da biliyordu ama çevirir mi? Kinci orospu. Sevda değil,
mecburdu. Gelen herkesin dikkatini zift karası sevda. Mezhep farkı var
çekerdi. Kimseye de anlatamıyordu dediler. E yok muydu? Vardı. Gerçi
derdini. Pano değil sanki onun onu bırakıp Meltem’le evlendim de
lanetiydi. İnsanlar panoyu ya ne oldu sanki. Büyü falan boş işler
uğursuz sayar ya da alay ederdi. diyordum. Ya değilse? Saya saya
Ahmet canı sıkkın bir ifadeyle içeri ölüyorum. Son zamanlarda bizim
girdi. devre hızla ölüyor. Ne kaldı ölmeme
şunun şurasında? Ölünün arkasından
“Hayırdır ne bu surat?” konuşulmazmış. Ben her gün ölülerin
“Duymadın mı?” hepsiyle konuşuyorum. Bakmazsam
bağırıyor bir de ibneler. Sıkıysa
“Neyi?” Bu da illa kıvrandıracak karşılık verme. Akşam eve gidene
insanı. kadar peşimden geliyorlar. Allahtan
“Abidin kalp krizi geçirmiş.” benim karının çenesinden onları
“Hastanede mi?” duyamıyorum. Arada bir halime
gülüp gidiyorlar.
“Hastanede de,
kaybettik bugün. Ertesi sabah dükkânın kapısını
Çocuklarını açarken biraz zorlandı.
bekliyorlar, yarın Hay si… , tövbe tövbe hadi
öğlen cenazesi bismillahirahmanirrahim. Şu aldığı
kaldırılacak.” anahtarlığa bak ya. Kimse görmese de
maskara olmasam bu yaştan sonra.
“Tamam, Neyse en azından artık karıştırmayız.
haberleşelim
de beraber Ahmet gelene kadar kahvaltısını
gidelim.” hazırladı. Konuşun ibneler, he daha
çok konuşun. Evdekinin dırdırı
yetmiyor, biraz da siz konuşun.
Radyoyu açtı.
13 Buluntu Kutusu