Page 22 - 7. Sayı Ekim-Kasım 2021
P. 22

olacaksa da bu evde doğurmak                        için gittiğim bir denizaşırı ülkede ne

         istedim. Eğer benim göbek bağımı                    idüğü belirsiz bir yerde öldürülecek
         kaybetmeyip şu bahçeye gömmeyi                      miyim?

         becerebilselerdi, istediğim olurdu                  Şimdi yapmam gereken annemin,
         belki de. Söylediklerine göre göbek                 anneannemin yaşayıp öldüğü bu

         bağım düşer düşmez anneannem                        evi bir an önce boşaltmak. Yıkım
         duasını okuyup kenarı pembe oyalı                   kararı bu sabah geldi. İki ay önce

         ipek bir mendile sarmış, konsolun                   bir depremle yarısı yerle bir olan
         çekmecesine koymuş. Fakat ertesi                    kasabamızda ayakta kalan birkaç

         günü o çekmecede göbek bağını                       evden biri bizimkisi. Eh dedeme,
         gören olmamış. Bir rivayete göre                    babama katlanmış ev bir depremle

         dayım üniversitenin bahçesine                       yıkılır mı öyle hemen? Deprem
         gömmüş, başka bir rivayete göre                     olduğu sırada annemle badem

         de sarhoş babam göbek bağımı                        ağaçlarının gölgesine bir örtü
         gömmeye götürürken ne idüğü                         sermiş oturuyorduk yine. Toprağın

         belirsiz bir yerde düşürmüş.                        dalgalanabildiğini ve ağaçların
         Anneanneme kalırsa dedem denize                     neredeyse zıplayabildiğini o zaman

         fırlatmış, amcama sorarsak evinde                   öğrendim. Bizi öyle şiddetle
         altmış yedi kedisi olan aşığının                    silkeledi ki, her birimiz bahçenin

         bahçesine gömmüş. Bu hikâyede                       bir yanına savrulduk. O depremden
         bildiğim bir şey varsa o da göbek                   sonra annemi bir daha gülerken

         bağımın bu bahçeye gömülmediği.                     görmedim. Belediyeden görevliler
         Herkesin, mendilin iğne oyasının                    gelip evimize hasarlı raporu verdiler

         rengine kadar hatırlıyor oluşu                      alelacele. Sonra da iki yakamız bir
         ama gerçekte nerede olduğunu                        araya gelmedi zaten.

         bilmeyişi ne tuhaf. Gerçeği yaşayarak
         öğrenmekten başka çarem yok.                        İlk zamanlar bize bir şey olmadığını

         Yalnızlıktan kedilere yem olup                      sanıyordum, merak edip arayan
         kokuşup mu öleceğim yoksa                           herkese de öyle diyordum. Meğer

         denizaşırı sıcak bir ülkede keyif mi                çok şey olmuş, ben anlamamışım.
         çatacağım? Ya da daha kötü senaryo                  Annem çocukluğunda misket

         ile; evinde altmış yedi kedisi olan bir             oynadığı bu bahçeyi, genç bir
         kadın tarafından, üniversite okumak                 kadın olduğunda, odasında ilk kez,
                                                             annesinin topuklu ayakkabılarını

                                                             gizli gizli denediği günü, beni
                                                             doğurduğu üst kattaki odayı, babama





         Buluntu Kutusu                                    22
   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26   27