Page 34 - Bursa
P. 34

diyor. Şerif amcam da “Sen benden
           kuvvetlisin, sen taşı at ben vurayım”
           diyor. Babam taşı alıp kafasına atıyor.
           Yunan askeri yan tarafa devriliyor.
           Bir bakıyorlar ki asker daha önceden
           ölüp kalmış orada. Şerif amcam, ille
           ben Yunanın bu elbiselerini giyeceğim
           demiş. Babam da giyecek başka bir
           şey bulamadın mı diyerek attırmış o
                   3
           elbiseleri.”
           Bursa’nın düşman işgalinden kurtu-
           luşu sırasında Pınarbaşı Semtinden
           Bursa’ya inen Kabakçı Çetesi içer-
           sinde Canip Efe de bulunmaktadır.
           Bursa’nın kurtuluş günlerinde
           yapılan törenlere defalarca çağrılma-
           sına rağmen imkânsızlıklar nedeniyle
           katılamamıştır.
           Canip Efe, zaman zaman yöredeki
           zenginleri ve ağaları da korumuştur.
           Hem Çardı’daki ağaların korumalığını
           hem de Keles’te Hacı Ağa’nın koruma-
           lığını yapmıştır.
           Konuyla ilgili olarak oğlu Nail Kahra-
           man şu bilgiyi vermiştir;
           “Babam Canip Efe ve arkadaşları,
           Keles’te soygunculardan korumak için
           Çukur Mahallesinde oturan Hacı Ağa
           denilen şahsın bir ay kadar koruma-
           lığını yapmışlar. Bu adamın oğlunun
           adı Şaban Ceviz’dir. Hatta biz Keles’e
           gittiğimizde onların evinde kalırdık.”
           Millî Mücadele yıllarında yaşanan ha-
           diselerden dolayı Canip Efe, Bursa’da
           hapishanede Nazım Hikmet ile aynı
           koğuşta yatmıştır. Bu konuda oğlu
           Nail Kahraman şu bilgiyi vermiştir;
           “Babamlar Dağ Yöresi’nde hem Yunan-
           lılarla hem de soygun yapan başıbozuk
           çetecilerle mücadele etmişler. Ağaç-
           hisar’da 35-40 kişiyi esir almışlar.
           Başlarına da babamı koymuşlar. Bu
           esirlerden sen sorumlusun diye. Bun-
           ları Oydas’a getirmişler. İçlerinden ba-
           zıları diğer efeler tarafından istenmiş.   Canip Efe (soldaki oturan), hanımı, oğlu Nail ve gelini ile birlikte
           Baraklı’ya sehpa kurulmuş ve bazıları
           burada idam edilmiş. Cumhuriyet   Canip Efe’yi de                   Kaynakça:
           kurulduktan sonra bunların aileleri   bilmeyen varmış!
           babamlar hakkında şikayetçi olmuşlar.
           Babamı da Bursa cezaevine götürmüş-  Canip Efe’nin Dağ Yöresi’nde ne   1-Orhaneli Şeriye Sicili, D-32, sf. 233,
           ler. Burada şikayetçi olanlarla babam   kadar ünlü biri olduğu konusunda   Rumi 22 Mart 1337- Miladi 22 Mart
           ve birkaç kişi daha karşılaştırılmış.   yaşanmış şu meşhur hadise anlatılır;   1921.
           Şikayetçi olanlar, üç defa gidip gelerek   Harmancık Akalan köyü’nden biri as-  2-Ahmet Kahraman, 1929 doğumlu,
           sıra sıra bakmışlar. Sonunda “Bizim   kere gider. Askerde, arkadaşlarından   (Canip Efe’nin oğlu), Harmancıkaka-
           şikayetçi olduğumuz kişi bunların ara-  biri bu şahsa “Nerelisin?” diye sorar.   lan köyü/ Harmancık.
           sında yok” denilince babam da beraat   O da “Canip Efe’nin köyündenim”   3-Nail Kahraman, 1944 doğumlu.
                                                                               (Canip Efe’nin oğlu), Harmancıkaka-
           etmiş. Canip Efe, Bursa hapishanesinde  der. Asker arkadaşı, “Canip Efe de
           Nazım Hikmet ile aynı koğuşta yatmış.   kim?” diye sorunca o da: ”De gidi, bu   lan Köyü / Harmancık.
           Babamın elinde eski yazıyla yazılmış   memlekette Canip Efe’yi de bilmeyen   4-İsmet Ün, 1945 doğumlu, Fadıl
           beraat kağıdı da vardı.”          varmış!” der.                     Köyü / Orhaneli.
                                                       4

           30
   29   30   31   32   33   34   35   36   37   38   39