Page 54 - Tuğba Zengin
P. 54
Kardeşim beni kovaladı. Bu sırada çok eğlendiği belli oluyordu.
O anda ikimiz de bir şey fark etmiştik: Kumanda boştaydı. Televizyon
kapalıydı ve hiçkimse izlemiyordu. Kumandayı kapmak için koşarken
birbirimizi ittik ve boğuşmaya başladık. Ancak onu kimin ele
geçirdiği belliydi; tabii bendim. Zaferimi kutlamak için kolumu
kaldırdığımda birden üzerime atıldı ve onu elimden aldı. Ben de bu
duruma çok sinirlenmiştim ve hemen üzerine atlayıp elinden
kumandayı yeniden kaptım. Sonunda ikimizde boğuşmaktan
yorulmuş ve çokça terlemiştik. Çünkü sıcaklık yaklaşık 37 dereceydi.
Kardeşimle koltuğa uzanıp televizyonu açmıştık ki babam içeri girip:
“Kumandayı verdiğin için teşekkürler.” Dedi ve elimden alıverdi.
Biz kardeşimle bu duruma çok bozulmuştuk. O sıra anneannem
seslendi:
“Kahvaltı hazır!” Diyerek bizi masaya çağırdı. Hemen sofraya
oturduk. Her şey çok lezzetliydi, özellikle anneannemin yaptığı
sucuklu yumurta...
“Ellerine sağlık çok güzel olmuş ”dedim.
“Afiyet olsun.” diye cevap verdi.
Kardeşim de tabağındakileri bitirmişti ve hemen lavaboya
koşup dişlerimizi fırçalayıp ellerimizi yıkadık. Sonra karşıya
babaannemlerin evine geçtik ve kuzenlerimizin gelişini beklemeye
başladık. O sırada onların daha önceden burada bırakmış oldukları
bir oyuncakla oynadık. Biz oyun oynarken iki arkadaşım yanımıza
yaklaşarak:
“Oyun oynayalım mı?” dediler. Ben de çok heyecanlı olduğum
için:
“Hayır, ben birilerini bekliyorum, onlar gelince
oynayacağım.”dedim. Onlar da yanımızdan ayrılarak kendi evlerine
gittiler.
54