Page 8 - Sarı Minimal Sanat ve Kültür Dergi Kapağı
P. 8
AYIN
ADALETİN
ÖMERCESİ (RA.) SAHABİSİ
Yüreklerimizin Gazze, Filistin diye attığı bir zamanda, Hz. Ömer demek de ayrıca manidar olacak…
Din dediğimiz yapı; iki kanatlıdır; bir kanat Tevhid; o insan ile Allah arasındaki iletişimi tesis eder.
Diğeri ise Adâlet’tir; o ise insan ile varlık arasındaki iletişimi tesis eder.
Adâlet, hem tesis etmek hem savunmaktır; ama tesis etmek önce gelir.
Peki, adâleti tesis edebilmek için neye ihtiyaç var?
Adâleti tesis edebilmek için derin bir kanaat duygusuna, çok net bir insaf anlayışına, her türlü
aidiyetten kurtulmuş aydınlık bir vicdan mahkemesine sahip olmak gerekir.
Neye ihtiyaç varmış:
Derin bir kanaat duygusuna
Çok net bir insaf anlayışına
Her türlü aidiyetten kurtulmuş aydınlık bir vicdan mahkemesine
Hz. Ömer’in (ra) hilafet süreci, her günü Ramazan gibi geçen bir süreçti.
Efendimiz (sas) Hz. Ömer için demişti ki: “Canım elinde olana yemin olsun ki şeytan bile bir yolda
yürürken seninle karşılaşsa mutlaka yolunu değiştirip başka bir yola sapar!” (Buhârî, Bed’ul Halk, 11;
Müslim, Fedâilu’s-sahabe, 22)
Bir idareci nasıl Hz. Ömer gibi adil olur?
Dayatmaya değil, istişareye önem verir.
Dalkavukları değil, sadık dostları dost olarak edinir.
Aidiyetleri değil, ehliyet ve liyakatleri önceller.
Eşitliği değil, hakkaniyeti esas alır.
Taraftarlarının hatırını değil, hakikatin hatırını yüceltir.
Hz. Ömer’in adâlet konusunda örnekleri çoktur; ancak biz beş önemli noktada Hz. Ömer’in adâletini
anlamaya çalışacağız. Bu beş önemli nokta şunlardır:
1- Hak ve hakikat karşısındaki Adâleti
2- Sevgi ve merhamet karşısındaki Adâleti
3- Mensubiyet ve asabiyet karşısındaki Adâleti
4- Güç ve mülk karşısındaki Adâleti
5- Yönetim ve idare karşısındaki Adâleti
Hak ve hakikat karşısındaki Adâleti
“Esabet imraetün ve ahta Ömer/ Kadın isabet etti, Ömer ise hata etti!”
Sevgi ve merhamet karşısındaki Adâleti
Ömer (ra), Zeyd b. Hârise’nin oğlu Üsâme’ye üç bin beş yüz dirhem tahsis etmiş, oğlu Abdullah’a
ondan beş yüz dirhem daha az vermişti. Abdullah (ra), babası Hz. Ömer’e bunun sebebini sorarak:
“Üsâme’yi niçin benden üstün tutuyorsun? O benden daha çok savaşa katılmadı ki!” dedi. Ömer (ra),
şu muhabbet ve nezâket timsali cevabı verdi: “−Oğlum! Resûlullah Efendimiz (sas) onun babasını
senin babandan daha çok severdi. Üsâme’ye de senden daha çok muhabbeti vardı. İşte bu sebeple,
Resûlullah’ın sevdiğini kendi sevdiğime tercih ettim!”(Tirmizî, Menâkıb, 39/3813)
8