Page 241 - ÇİLEK ÇALIŞTAYI KİTAP
P. 241
Sırada, değer bakımından ise dünyada 13. sırada yer almaktadır. Dolayısıyla üretim miktarının
yaklaşık olarak %10’unun ihracatta değerlendirildiği görülmektedir. Taze, dondurulmuş ve
kurutulmuş olarak ihraç edilen çileğin farklı tüketim şekilleriyle de satılması çeşitliliği
arttıracaktır.
Dünya çilek ticaretinin tarımsal ürün ticareti içerisindeki payı 1980’de %0.09 iken, bu
oran 2019’da %0.15’e yükselmiştir. Uluslararası çilek ticareti taze ve dondurulmuş çilek ticareti
olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. 1979’da dünyada yaklaşık 183 bin ton taze çilek ihraç
edilirken, bu rakam 2019’da yaklaşık 939 bin ton olarak gerçekleşmiştir. Dünya dondurulmuş
çilek ihracat miktarı ise 2019’da yaklaşık 724 bin ton olarak gerçekleşmiştir. Bu bağlamda 2019
yılı itibariyle dünya taze ve dondurulmuş çilek ihracat miktarı 1 milyon 663 bin ton civarında
bulunmaktadır.
Taze çileğin ton başına ihraç edilen birim değeri 2001’deki 1477 $ seviyesinden
2019’da 2843 $ seviyesine ulaşarak bu dönemde yaklaşık %92 oranında artmıştır.
Dondurulmuş çileğin ton başına ihracat birim değeri ise 2001’deki 775 $ seviyesinden 2019’da
1562 $ seviyesine yükselerek %100’ün üzerinde bir büyüme performansı göstermiştir. Taze
çileğin ihraç edilen birim değeri dondurulmuş çileğinkine göre daha yüksek ve daha istikrarlı
bir görünüm sergilemektedir.
2019’da dünyada 3 milyar 868 milyon $ değerinde taze ve dondurulmuş çilek ihraç
edilmiştir. Yaklaşık 300 bin ton ihracatıyla İspanya dünya taze çilek ihracatında ilk sırada yer
alırken, İspanya’yı 137 bin ton ihracatıyla Meksika ve 130 bin ton ihracatıyla ABD takip
etmektedir. Bu ülkelerin toplam taze çilek ihracatı dünya ihracatının yaklaşık %60’ını
karşılamaktadır.
Ülkemiz çilek yetiştiriciliğinde verim, TUIK verilerine göre, illere göre değişmekle
birlikte 3.0-4.7 ton/da arasında değişmektedir. Dünya sıralamasına bakıldığında ise ülkemizin
verim de 18. sırada yer aldığı görülmektedir. Verim, ekolojik koşullara, yetiştirme koşullarına,
çeşitlere, kültürel işlemlere göre değişmekle birlikte kaliteli, bilinçli yetiştiricilik, modernize
imkanların artırılması ve topraksız tarım imkanları ile artırılabilmektedir. Ülkemiz çilek
yetiştirilen alanlarda sadece dekara 1 ton verim artışı, üretim miktarımızı %30
artıracaktır. Bu nedenle birim alan verimini artırıcı tedbirler ve uygulamalar üzerinde
durulmalıdır.
Ülkemizde son yıllarda topraksız yetiştiricilik teknikleri de gelişme eğilimine girmiş
olup, yaklaşık olarak 3000 dekarın üzerinde topraksız çilek üretim alanı olduğu tahmin
edilmektedir. Bu üretim alanı ile toplam yetiştiricilik alanının yaklaşık olarak %2’si, üretim
miktarının ise %4-6’sı topraksız üretimi teşkil etmektedir. Dolayısıyla toplam üretiminde payı
düşük olan topraksız üretim tekniklerinin yakın vadede her bölgede teşvik edilmesi üretim
miktarını artıracaktır. Nitekim günümüz toplam çilek üretiminin %10’unun topraksız
üretim alanı olarak planlamasıyla, ülkemiz üretim miktarımızın %30-40 arasında
artacağı tahmin edilmektedir. Yüksek yatırım maliyeti gerektiren topraksız tarım metodu ile,
konvansiyonel topraklı yetiştiriciliğe göre birim alandan en az 2-3 kat faydalanılması, en az 2-
3 kat verim artışı sağlanabilecektir. Ayrıca konvansiyonel yöntemlere göre daha az su, gübre,
ilaç, iş gücü ile işletme giderlerini azaltması, iklim koşullarının uygun, fakat toprak koşullarının
uygun olmadığı her türlü alanlarda yetiştiriciliğe imkân sağlaması, böylelikle taşlık ve kayalık
alanların topraksız tarıma geçilerek tarımsal üretime kazandırılması, ihracata yönelik kontrollü
yetiştiriciliğe imkân sağlaması ile topraksız tarım, ülkemiz çilek tarımına önemli katkılar