Page 338 - Bana Kavgayı Öğret Usta Kitabı...
P. 338
-Ben sizinle hiçbir yere gelmiyorum, sadece avuka-
tımla görüşmek istiyorum.
Konuşan polis sertleşerek;
-Bize zorluk çıkartma, ne diyorsak onu yapacaksın.
Şimdi bu kapıyı açıyorum. Zorluk çıkartırsan biz de an-
ladığın dilden konuşuruz.
Bu sözlerin ardından hücrenin demir parmaklıkla-
rına sıkıca tutunarak hiçbir şey söylemeden beklemeye
başladı. Polisler Ali’nin hücrenin parmaklıklarına tutu-
narak beklediğini görünce kapıyı açarak içeri girdiler ve
ellerine tekme atarak onu sökmeye çalıştılar. Ali par-
maklıkları bırakmayarak var gücüyle slogan atıyordu. Bir
süre sonra gücü tükendi, parmaklıkları bırakmak zo-
runda kaldı. Yerde sürükleyerek parmak izinin alınacağı
yere götürdüler. Direnişini burada da sürdürüyordu, at-
tığı sloganlar Vatan Emniyet Müdürlüğünün tüm kori-
dorlarını inletiyordu. Ali’yi susturamayacağını anlayan
polisler artık bundan vazgeçmiş, Ali’nin parmaklarını
bükerek açmaya çalışıyorlardı. Polisler ancak işkence ya-
parak parmak izlerini alabilmişlerdi. Aynı şekilde işkence
yaparak resmini de çektikten sonra yine yerlerde sürük-
leyerek aldıkları hücreye geri bıraktılar. Ali’yi hücreye
getiren polis, yarı alaycı, yarı sinirli bir surat ifadesiyle,
-Maceramız daha yeni başlıyor Ali, bu çıkarttığın
zorlukların hesabını tek tek soracağız senden. Daha önü-
müzde dolu dolu üç gün var, kalan günlerimizi en iyi şe-
kilde değerlendireceğiz. Tabi bu üç günün nasıl geçeceği
336