Page 142 - 8.SINIF UYGULAMALI GÜNLÜK PLAN KİTABI
P. 142

Biyotaklit terihsel anlamda ilk kez 1997 yılında Janine M. Benyus tarafından yayım-
                             lanan “Biomimicry: Innovation Inspired by Nature” adlı kitabında kullanılmıştır. Tarihsel
                             süreç boyunca da Biyotaklitin yaygınlaşarak yenilikçi bir disiplin olmuştur.


                   Örümcek ağının esnekliği, deniz kabuğunun sağlamlığı, yusufçuk böceğinin havada

         asılı kalması gibi birçok canlı davranışı ve özelliği insanları her zaman etkilemiş ve merak uyan-
         dırmıştır.


                   Doğadan ilham alarak icat çıkaran mucitler var mıdır?
                   Abbas ibn Firnas Tarihte kuşların uçma sanatlarını ve kanat yapılarını gözlemleyen ve bu gözlemler

         sonucunda oluşturduğu kanatlar ile uçma denmeleri yapan ilk biyotaklitçilerdendir.
                   Muhteşem deha Leonardo da Vinci’nin (ornithopter) buluşlarında da biyotaklit  görülmüştür. Kuşla-

         rın kanatlarını ve çırpınışlarını gözlemleyen Vinci, ilk uçan makineyi icat etmiştir. Onu daha sonra Wright
         kardeşlerin güvercin kanadından esinlenerek ilk motorlu uçağı uçurmaları izlemiştir.










                   Doğa bu durumda ne yapardı?
                   Her tasarım, bir problemi çözmek için yapılır. Önce problemi doğru bir şekilde tanımlamalısınız.

                   Doğada bu durumlara benzer problemleri tespit etmeli, bu problemlere karşı geliştirilen çözüm-
         leri incelemelisiniz.

                   Tespit edilen bu çözümlerin, bizim hayatımıza nasıl uyarlanabileceği ile ilgili tasarımlar geliştire-
         rek, doğayla uyumlu bir ürün veya süreç tasarlayarak, ihtiyaç duyulan faydaları elde edebilirsiniz.
                   Biyotaklit geliştirme düzeyleri nelerdir?

                   Doğadan esinlenerek bir yaşam problemini akılcı bir yöntemle çözmek için biyotaklitin üç temel

         düzeyini kullanabiliriz. Bu düzeyler şu şekildedir.
                   1-Organizma düzeyi; Bitki veya hayvan gibi canlıların  bir kısmını yada tümünü (formunu)
         taklit etme. Ahtapotun her bir  kolu bir ampulün yanacağı duy şeklinde ele alınarak , tasarlan-

         mış ahtapot formunda bir avize tasarımı organizma düzeyi dikkate alınarak tasarlanmıştır.


                   2-Davranış düzeyi; Canlı organizmaların göstermiş oldukları  davranışları  taklit etme yön-
         temidir. Kangurunun zıplayarak uzun mesafeleri almasını sağlayan ayak formu  bir ayakkabı

         tasarım fikrine dönüşmüştür.

                   3-Ekosistem düzeyi; Organizmaya başarı kazandıran genel prensipleri taklit etme. Termit-
         ler yuvalarında kullandıkları teknikler itibari ile mühendislere taş çıkartmaktadır. Termit yuvaların-
         dan esinlenerek yapılan binalar.
   137   138   139   140   141   142   143   144   145   146   147