Page 62 - Risale-i Nur - Asa-yı Musa
P. 62

64                                                                                                                                       ASA-YI MUSA

          ki, milyonlar defa tekrar edilse yine ihtiyaç vardır. Değil yalnız ekmek
          gibi her gün, belki hava ve ziya gibi her dakika Ona  ihtiyaç  ve  iştiyak

                                      ۪
                                       س
          vardır.  Hem  meselâ:   Sure-i   ۪ ٰط  de    sekiz    defa   tekrar  edilen  şu
                                      م
                                     ۤ
                                       ۤ
                               ِ
           ۪مي   حرلا ۪ ۪ زي زعْلا ۪وهَل۪كبر ۪ نا ۪   Âyeti, o Surede hikâye edilen Peygamberlerin
              َّ
                       َ ُ َ
                              َّ َّ َ
           ُ
                 ُ َ
          Necatlarını  ve  kavimlerinin  azablarını,  Kâinatın  Netice-i  Hilkati  he-
          sabına ve Rububiyet-i Âmmenin namına o binler Hakikat kuvvetinde
          olan Âyeti tekrar ederek, İzzet-i Rabbaniye o zalim kavimlerin azabını
          ve Rahîmiyet-i İlahiye dahi Enbiyanın necatlarını iktiza ettiğini Ders
          vermek için binler defa tekrar olsa yine ihtiyaç ve iştiyak var ve Îcazlı
          ve İ'cazlı bir ulvî Belâğattır.

                                                         ِ
             Hem meselâ: Sure-i Rahman'da tekrar edilen ۪ ِ نابذَكت۪امُك ِ بر َ  ۪ ِ َٓ ۪ ءَلاٰا ۪ ِ ىَاِبف
                                                                          َ
                                                         َ ِّ ُ َ
                                                                 ِّ
                                                                       ِّ
                                      ِ
                                           ِ ٍ ِ
          Âyeti ile Sure-i Murselât'ta  ۪ذَكمْلل۪ذئموي۪ليو   Âyeti, cinn ve nev'-i
                                    ي
                                      ب
                                    ۪
                                    َ
                                      ِّ ُ
                                               َ ْ َ   ْ َ
          beşere, Kâinatı kızdıran ve Arz ve Semavatı hiddete getiren ve Hilkat-i
          Âlemin neticelerini bozan ve Haşmet-i Saltanat-ı İlahiyeye karşı inkâr
          ve  istihfafla  mukabele  eden  küfür  ve  küfranlarını  ve  zulümlerini  ve
          bütün  mahlukatın  hukuklarına  tecavüzlerini  asırlara  ve  Arza  ve  Se-
          mavata  tehdidkârane  haykıran  bu  iki  Âyet,  böyle  binler  Hakikatlarla
          alâkadar ve binler mes'ele kuvvetinde olan bir Ders-i Umumîde binler
          defa tekrar edilse yine lüzum var ve Celalli bir Îcaz ve Cemalli bir İ'caz-
          ı Belâgattır.

                 Hem  meselâ:  Kur'anın  hakikî  ve  tam  bir  nevi  Münacatı  ve
          Kur'andan  çıkan  bir  çeşit  hülâsası  olan  Cevşen-ül  Kebir  namındaki
          Münacat-ı Peygamberîde (A.S.M.) yüz defa
                                                 َٓ ِ
                     ۪ و۪انصلخ۪نامَلاْا۪نامَلاْا۪تنَا َٓ ِ  ۪ ۪ هٰلا َ۪لا ۪اي۪كناحبس
                         ِ
                                            ۪ َلاا
                                         َ ْ
                                               َ
                                  ُ َ
                    َ َ ِّ َ ُ َ
                        ْ
                                                     َ َ َ َ ْ ُ
                                       ِ
                                 ۪ ِرانلا۪نم۪ان ِ جن۪و۪انرجَا ۪ ِ
                                  َّ
                                      َ
                                         َ َ َ َ ْ
                                           ِّ
             Cümlesinin tekrarında Tevhid gibi Kâinatça en büyük Hakikat ve
          mahlukatın Rububiyete karşı Tesbih ve Tahmid ve Takdis gibi üç muaz-
          zam Vazifesinden en ehemmiyetli bir Vazifesi ve şekavet-i ebediyeden
   57   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67