Page 157 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 157
SEKİZİNCİ LEM’A 159
ِ
(Hâşiye) Tevafuk Sırriyle ِ قش مهنمف Kelimesinde bu zamanın
ْ ُ ْ َ
ٌّ َ
en büyük şakîlerinden üçüne cifirce Tevafuk etmesi, o küllî Âyette bunlar
dahi kasden murad olduklarına emaredir, belki işarettir. İşte Hazret-i Gavs;
bu Âyetteki bu emareden, bu zamana bakmış. Mezkûr Fıkrasını küllî
Âyete bir nevi hususî tefsir yaparak, Kasidesinde Kerametkârane
bahsettiği fitne-i âhir zaman içindeki Şâkirdlerini görüp, o zamanın
şakîlerinin şerrinden muhafaza edildiği ve burada Münâcâtında dahi O
Kasidenin meâline bakıyor.
دي
Şu Fıkra-i Gavsiyede bir îma var. Buradaki عس Lâfzında, meşhur
َ
Kasidesindeki ادي عس شي عت Kelimesine hafî bir işaret olduğu gibi ;
َ
ُ
ً
َ
ِ
بمْلا ِ قَّشلا وه كَلاهْلا وذ Fıkrasiyle kendisinden sonra vukubulan ve
ع
د
ُ
ُ
َ ُ َّ
َ
َ ُ
Ulûm-u İslâmiyeyi mahvetmek niyetiyle Kütübhaneleri Dicle ve Fırat
nehrine atan hülâgû felâketini haber vermekle beraber; hülâgû gibi Ulûm-u
İslâmiyeye perde çeken şakîleri dahi, mezkûr Âyete istinaden haber
veriyor.
ِ
ِ
ِ
ة
Evet, مَلا سلا ِلحاس ٰ لٰا ِ لصاوْلاف Fıkrasiyle Hizb-ül-Kur'ana
ُ
َ َ
َ
َّ
َ
ِ
işaret ettiği gibi بذعمْلا و دعبمْلا ِ ق َّشلا وه كَلاهْل ا وذ Fıkrasiyle Ulûm-u
َّ
ُ
ُ َ ُ َ ُ َّ َ ُ َ ُ َ
İslâmiyeyi imha niyetiyle hülâgû ve vüzerası gibi davranan bâzı malûm
insanların isimleri İlm-i Cifirce dahi mezkûr Âyetin işaretine istinaden tam
Tevafuk ediyor, gösteriyor.
Malûmdur ki Tevafuk, İlm-i Cifrin anahtarlarından mühim
bir anahtardır. Eğer bir Tevafuk ise, delâlet denilmez; fakat hafî bir
Îma olur. Eğer iki cihet ile aynı mes'eleye Tevafuk gelse,
------------------
(Haşiye): Âyetin Külliyetinde Saadet noktasında mazhariyetine mâsadak olmak için
milyarlar dereceden yalnız bir derece murad olduğumuzu anlasak ebede kadar şükretsek o
Ni'metlerin hakkını eda edemeyiz. Hazret-i Gavs'ın İşaretinden anlaşılıyor ki o muhit Âyetin
denizinden bir katre kadar hissemiz var.
ِ ِ
ِ
ب ر ِلضف نم اَذه للّٰ دمحْل َا
ِّ َ
ْ َ ْ
ٰ ه ُ ْ َ