Page 114 - Münafığın Derin Karanlığı
P. 114

M ÜNAFI ĞIN D ERİN K ARANLI ĞI




                          MÜNAFIK HAK OLANA DEĞ L, GÜÇLÜ VE SÜKSEL

                          OLDUĞUNA  NANDIĞI TARAFA YANAŞIR

                          Münafıkların, güçlü olan taraf hangisiyse hemen ondan yana tavır almaları, bu
                     samimiyetsiz insanların en karakteristik özelliklerindendir. Küfre duydukları özlem,

                     onların küfrün, dünyanın her yerinde ve her alanda Müslümanlardan daha güçlü ve
                     daha sükseli olduğunu sanmalarından kaynaklanır. Ama Müslümanlar dünya çapında
                     bir güç kazandıklarında, bu sefer de hemen onlara yanaşır ve kendilerini onlara,

                     'Müslümanların en takva olanlarındanmış gibi tanıtmaya' çalışırlar.
                          Tarihin her döneminde münafıklar bu karakter özelliğini sergilemişlerdir. İçe-
                     risinde bulunduğumuz Ahir Zamanda İslam ahlakı tekrar dünyaya hakim olduğunda

                     da, münafık karakterli insanlar yine Müslümanlardan yanaymış gibi gözükmeye ça-
                     lışacaklardır. Allah Kuran'da onların bu samimiyetsiz tavrını bize şöyle bildirmiştir:

                          (Münafıklar) Onlara seslenirler: "Biz sizlerle birlikte değil miydik?" Derler ki:
                          "Evet, ancak siz kendinizi fitneye düşürdünüz, (Müslümanları acıların ve yıkımların
                          sarmasını) gözetip-beklediniz, (Allah'a ve İslam'a karşı) kuşkulara kapıldınız.

                          Sizleri kuruntular yanıltıp-aldattı. Sonunda Allah'ın emri (olan ölüm) geldi; ve o
                          aldatıcı da sizi Allah ile (Allah'ın adını kullanarak, hatta masumca sizden görüne-
                          rek) aldatmış oldu." (Hadid Suresi, 14)

                          Onlar sizi gözetleyip-duruyorlar. Size Allah'tan bir fetih (zafer ve ganimet) gelirse:
                          "Sizinle birlikte değil miydik?" derler. Ama kafirlere bir pay düşerse: "Size üstünlük
                          sağlamadık mı, müminlerden size (gelecek tehlikeleri) önlemedik mi?" derler.
                          Allah, kıyamet günü aranızda hükmedecektir. Allah, kafirlere müminlerin aley-

                          hinde kesinlikle yol vermez. (Nisa Suresi, 141)

                          Ayette Müslümanlar bir başarı kazandıklarında ve bir güç elde ettiklerinde, mü-
                     nafıkların hemen onlara gidip "Biz de sizinle birlikte değil miydik?" diyerek bu

                     güçten istifade etmeye çalıştıkları haber verilmiştir. Apaçık görünen onca samimi-
                     yetsiz tavırlarına rağmen, böyle bir durumda hiç utanıp sıkılmaksızın yüzsüzce "Biz
                     zaten sizinle birlikteydik" diyebilmektedirler. Bunun sebebi ise elbette ki akılsızlık-

                     larıdır. Münafıklar yaptıkları anormal ve Müslüman ahlakıyla bağdaşmayan tavırla-
                     rının, samimiyetsizliklerinin, ikiyüzlülüklerinin ve gizli gizli yaptıkları sinsice faali-
                     yetlerin hiç anlaşılmadığından emindirler. Bu yüzden de "Biz zaten sizinleydik,

                     İslam ahlakını dünyaya birlikte hakim ettik, birlikte çaba harcadık" gibi sözler sarf
                     ettiklerinde, bunun hemen kabul göreceğini sanırlar.

                          Ayetin devamında bildirildiği gibi, güç küfrün eline geçtiğinde de, münafıklar
                     bu sefer de onlara gidip "Müslümanlardan size gelecek tehlikeleri önleyip size yar-
                     dım etmedik mi?", "Sizin üstün gelmeniz için size destek sağlamadık mı?" derler.

                     İşte bu münafığın samimiyetsizliğinin çok açık bir göstergesidir. Kendi çıkar hesap-



           112
   109   110   111   112   113   114   115   116   117   118   119