Page 238 - Münafığın Derin Karanlığı
P. 238

M ÜNAFI ĞIN D ERİN K ARANLI ĞI






                       söylemeleri'dir. Çünkü münafık ancak bu sevgiyi yıprattığını görebilirse rahatlar.
                           Allah Kuran'da münafıkların, "hayrı engelleyip, sürdüren" kimseler olduklarını
                       da bildirmiştir (Kalem Suresi, 12). İşte münafıkların en sinsi yöntemlerinden biri bu

                       tür sinsi ve alçakça yöntemlerle, 'her türlü hayrı engellemeye çalışmaları'dır. Müs-
                       lümanların hoşuna gidecek, onlara nimet olacak, onları mutlu edecek, huzur getirecek,

                       hayırlı ve güzel olan her şeye engel olmak ister. İşte 'sevgi' de Müslümanların en
                       önem verdikleri nimetlerden biri olduğu için, münafık bu hayır ve güzelliği de
                       mutlaka onlardan uzaklaştırmaya çalışır.

                           Ne var ki, Müslümanlar asla ve asla bir münafığın şeytani zekasının ürünü basit
                       yalanlarla, iman eden bir insan hakkında kanaat değiştirmezler. Aksine o kişiye

                       yaptığı alçakça tavırlar ve attığı kalleşçe yalanlar nedeniyle, o Müslümana olan sevgi
                       ve şefkatleri daha da artar.



                           MÜNAFIK, MÜSLÜMANLARIN SAH P OLDUĞU TÜM N METLER

                           ÇOK KISKANIR

                           Münafığın haset dolu çirkin ahlakı Kuran'ın, "Size bir iyilik dokununca tasala-
                       nırlar" (Al-i İmran Suresi, 120) ayetiyle Müslümanlara haber verilmiştir. Allah'ın

                       ayette 'tasalanırlar' sözüyle dikkat çektiği gibi, Müslümanların rahatı, huzuru, kar-
                       deşliği münafıklar için bir 'kalp acısı'dır. Onlara en ufak bir iyilik ulaştığında, münafık
                       kıskançlıktan ve öfkeden deliye döner. Müslümanların bir 'başarı kazanması, güzel-

                       leşmesi, bedenen daha güçlü ve  daha mükemmel hale gelmesi' münafığı çok
                       kızdırır. Aynı şekilde 'Müslümanların zenginleşmesi, maddi açıdan daha fazla

                       bolluk içinde yaşayıp daha fazla nimete sahip olmaları' da yine münafığı çok
                       rahatsız eder.
                           Öyle ki, Müslümanlar maddi manevi herhangi bir güzellik kazandıklarında,

                       kimi zaman münafıklar 'öfke ve kıskançlıktan, fiziksel olarak bile rahatsızlanırlar'.
                       Bazen sinirden tansiyonları çıkar, başları ağrımaya, mideleri rahatsızlanmaya başlar.
                       Üzerlerinde müthiş bir stres ve sıkıntı oluşur. Duydukları manevi ızdırap bedenlerini

                       de etkisi altına alır. 'Müslümanların birbirlerini sevmeleri, sağlıklı, dinç, genç ve
                       güzel olmaları, etkili faaliyetler yapmaları, başarılı olmaları, yeni tebliğ imkanları
                       elde etmeleri, dünya çapında makalelerinin, kitaplarının, dergilerinin yayınlanması,

                       geniş katılımlı konferanslar yapmaları; kısacası İslam'ı güzel ve güçlü bir şekilde
                       yaymaları' münafıklar için hep büyük bir azaba dönüşür.











           236
   233   234   235   236   237   238   239   240   241   242   243