Page 283 - Münafığın Derin Karanlığı
P. 283

ad nan o k t ar (haru n  y ahy a)






                 bunların hesabını yapar. Ve küfürdeki dostlarından bunların her birine dair güvence
                 veren sözler almaya çalışır.
                     İşte tüm bunlar, münafığın gidip gitmeme konusundaki tereddütünün tek se-

                 bebinin 'zamanlama sorunu' olduğunu ortaya koymaktadır. Sürekli 'küfürdeki im-
                 kanlarını sorgulayarak ve zemin yoklayarak', ayrılacağı en iyi zamanı belirlemeye

                 çalışır. İşte münafık, her an bu atağı yapma hazırlığı içerisinde yaşar. Bu yüzden de
                 hemen her gün, küfürle olan bağlantısını en sıcak şekliyle muhafaza etmeye çalışır.
                 Yoksa münafık bir an önce Müslümanlara yapabileceği en fazla alçaklığı yapmak ve

                 ardından da hemen küfrün yanına gitmek ister. Ama bu çıkar hesapları, bir türlü
                 karar verememesine neden olur.

                     Allah münafığın 'tüm bu hesaplarını elde edebileceği menfaatlere göre yaptı-
                 ğını' bir Kuran ayetinde şöyle haber vermiştir:
                     Eğer yakın bir yarar ve orta bir sefer olsaydı, onlar mutlaka seni izlerlerdi. Ama

                     zorluk onlara uzak geldi. "Eğer güç yetirseydik muhakkak seninle birlikte  (savaşa)
                     çıkardık." diye sana Allah adına yemin edecekler. Kendi nefislerini helaka sü-
                     rüklüyorlar. Allah onların gerçekten yalan söylediklerini biliyor. (Tevbe Suresi,
                     42)

                     Müslümanlardan elde edebileceği çıkarlar ne kadar çok ve bunlara ulaşabil-
                 mek ne kadar kolay ise, münafık ona göre bir tercih yapar. Yakın bir yarar söz

                 konusuysa, küfre gidişini erteler. Ama bu menfaatleri kısıtlanacak ya da tamamen
                 engellenecek olursa, işte o zaman küfürdeki imkanlar ona daha cazip gelecek ve

                 münafık ayrılma planını uygulamaya başlayacaktır.



                     MÜNAFIK, MÜSLÜMANLARA ZARAR VERMEYE DEVAM EDEB LMEK

                      Ç N AYRILIŞ VAKT N  ERTELER

                     Münafık çok korkak ve aşağılık bir karaktere sahiptir. Bir yandan Müslümanların
                 arasında, onlara karşı sinsi oyunlar oynarken, bir yandan da sürekli fark edilme ve
                 yakalanma korkusu içerisinde yaşar. Kurduğu tuzakların, yaptığı sahtekarlıkların,

                 küfürle olan işbirliğinin ortaya çıkması durumunda, Müslümanların onu arala-
                 rından uzaklaştırmasından şiddetle korkar. Çünkü münafık Müslümanların ya-
                 nından ayrılmadan önce, küfürde kuracağı hayatına dair tüm sistemlerini sağ-

                 lamlaştırmak ister. Bu konuda hazırlıksız olduğu bir anda deşifre olup ortada
                 kalmak onun için adeta ölüm gibidir.

                     Ancak münafık, böylesine 'dehşetli bir korku' duymasına rağmen, Müslüman-
                 lara zarar verme hırsından dolayı, korka korka da olsa, onlarla birlikte yaşamaya






                                                                                                             281
   278   279   280   281   282   283   284   285   286   287   288