Page 49 - Risale-i Nur - Muhakemat
P. 49

BİRİNCİ MAKALE                                                                                             51



            dimağları kabul etmeyecek gibi göründüler. Fakat asıl sebeb başka
            garaz  olmak  gerektir.  Güya  göz  yummakla  gündüzü  gece  veya
            üflemekle  güneşi  söndürmeye  ihtimal  vermek  gibi  bir  hareket-i
            mecnunanede  bulundular.  Güya  onların  zannınca  küreviyet-i  arza
            hükmeden, Dinde çok mesaile muhalefet ediyor. Onu bahane ederek
            büyük  bir  iftirayı  ettiler.  O  derecede  kalmadı.  Vesveseli  ezhanı,
            iftiranın  büyümesine  müsaid  bir  zemin  bulduklarından,  iftirayı  o

            derece büyüttüler ki; Ehl-i Diyanetin hakikaten ciğerlerini dağdar ve
            Ehl-i Hamiyeti, gerd-i terakkiyatından me'yus ettiler. Lâkin bu hal
            büyük  bir  Derstir.  Beni  ikaz  etti  ki:  Cahil  dost,  düşman  kadar
            zarar  verebilir.  Öyle  ise  şimdiye  kadar  yalnız  düşmanın  tarafına
            bakıp eldeki Elmas Kılınçla onların tefritlerini kırardım; fakat şimdi
            mecburum: Öyle dostların terbiyeleri için, onların avamperestane ve
            ifratkârane  olan  hayalâtlarına,  O  Kılıncı  bir  derece  iliştireceğim.
            Eğer çendan böyle şahsî şeylerin böyle mebahisatta zikirleri lâzım
            değildir. Fakat şahsiyette kalmadı. Medreselerin hayatlarına taalluk
            eder  bir  mes'ele-i  umumî  hükmüne  geçti.  O  zahirperestler  emin
            olsunlar ki, sa'yleri beyhudedir. Şimdiye kadar böyle avamperestane
            safsatalar ile bizi cahil bıraktılar. Bundan sonra bizi cahil bırakmakla
            cehlimizden istifade etmek istiyorlar. Olmaz ve olamaz; Medreseler
            hayatlanacaktır vesselâm...

                   Hem  de  zahiriyyunun  efkârını  teşviş  eden  ve  hayalâtını

            intizamdan  çıkaran  Sıdk-ı  Enbiyanın  delaili  yalnız  hârikulâdelerde
            münhasır  olduklarını  itikad  etmeleridir.  Hem  de  Peygamberimizin
            cümle Hali veya ekseriyeti, Hârika olmak itibar etmeleridir. Bu ise,
            vücud  müsaade  etmediği  için  mütehayyelâtları intizam bulamıyor.
   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54