Page 386 - Risale-i Nur - Mektubat
P. 386

Yirmidokuzuncu Mektub




                         [Yirmidokuzuncu  Mektub  "Dokuz  Kısım"dır.  Bu  kısım,
                   Birinci Kısımdır;"Dokuz Nükte"dir.]







                                                         ِ
                                                      ِ
                                 ِ
                                ْ ه    ْ دم      ِ  ُ  ْ ب ْ ح ْ ْ ب ْ ح  ِ      ُ  ْ َّلا ْ ْ ي  ِ    ْ ء ْ اْ  ْ   شَْنمْن ْ او



                  Aziz, Sıddık Kardeşim ve Hizmet-i Kur'aniyede Pek Ciddî Bir
           Arkadaşım!

                  Bu defaki Mektubunda, vaktim ve halim müsaade etmediği mühim
           bir mes'eleye dair cevab istiyorsun.
                                     ِ ِ
                  Kardeşim,  bu  sene   ْدمحْْللّ  ُ      ْ  ل ا  Risaleleri  yazanlar  pek   çoğalmış.
                                      ٰ
           İkinci tashih bana geliyor. Sabahtan akşama kadar sür'atli bir tarzda meşgul
           oluyorum. Çok mühim işlerim de geri kalıyor  ve bu  Vazifeyi daha azîm
           görüyorum.  Hususan  Şaban  ve  Ramazanda,  Akıldan  ziyade  Kalb
           hissedardır, Ruh hareket eder. Şu Mes'ele-i Azîmeyi başka vakte ta'lik
           edib, ne vakit Cenab-ı Hakk'ın Rahmetinden Kalbe Sünuhat gelse, tedricen
           size yazılır. Şimdilik "Üç Nükte"yi (Haşiye) beyan edeceğim:

                  B  i  r  i  n  c  i    N  ü  k  t  e  :  "Kur'an-ı  Hakîm'in  Esrarı  bilinmiyor,
           Müfessirler  Hakikatını  anlamamışlar."  diye  beyan  olunan  fikrin  iki  yüzü
           var ve onu diyen, iki taifedir.

                  Birincisi: Ehl-i Hak ve Ehl-i Tedkiktir. Derler ki: "Kur'an, bitmez
           ve tükenmez bir Hazinedir. Her asır Nusus ve Muhkematını teslim ve kabul
           ile beraber, tetimmat kabilinden Hakaik-i Hafiyesinden dahi hissesini alır;
           başkasının gizli kalmış hissesine ilişmez." Evet zaman  geçtikçe, Kur'an-ı
           Hakîm'in daha ziyade Hakaiki inkişaf eder demektir. Yoksa hâşâ ve kellâ
           Selef-i  Sâlihînin  beyan  ettikleri  Hakaik-i  Zahiriye-i  Kur'aniyeye  şübhe
           getirmek değil. Çünki onlara Îman lâzımdır. Onlar Nasstır, Kat'îdir, Esastır-
           lar, Temeldirler. Kur'an  ْ بْين  ِْ ب ْ ْ م  ْ ع ْ ر  fermanıyla

                                              ى ُ
                  ------------------
                  (Haşiye): Bilâhere Dokuz Nükteye tamamlanmıştır.
   381   382   383   384   385   386   387   388   389   390   391