Page 47 - Risale-i Nur - İşaratü'l-İcaz
P. 47
İMAN-I BİL AHİRET 49
çok yerlerinde vuku bulmuştur. Bazan mazi, istikbale misafir gider.
Bazan da muzari, mazinin memleketine gelir. Bunda, çok latif bir
Belâgat vardır. Şöyle ki:
Bir adam, kendisine göre henüz geçmemiş bir şeyi maziye
delalet eden bir sîga ile işittiği zaman, zihni heyecana gelir, ayılır; anlar
ki, muhatab yalnız o değildir. Belki arkasında muhtelif mesafelerde pek
çok ayrı ayrı taifeler, saflar bulunmakla, kendisine tevcih edilen
hitabları, nidaları, İlahî Hitabeleri, arkasında bulunan bütün o taifeler
işitir gibi zihnine gelir.
ِ
۪كيَلع ye bedel ۪كيَلا nin zikri: Resul-i Ekrem (A.S.M.) in
َ
َ
ْ َ
ْ
teklif edilen Risalet Vazifesini cüz'-i ihtiyarîsiyle haml ve kabul etmiş
olduğuna ve bu Hizmet Cibril tarafından görüldüğünden, Resul-i
Ekrem'in (A.S.M.) daha yüksek olduğuna işarettir. Çünki ٰ۪لع da
َ
ihtiyar olmadığı gibi, Vasıta-i Nüzulün daha yüksek olduğuna delalet
ِ
eder. ۪كيَلا deki zamirin ism-i zahire tercih sebebi, Kur'an ve Kur'ana
َ
ْ
aid hususat hususunda Hazret-i Muhammed (A.S.M.) yalnız Muhatab
olup; Kelâm, Allah'ın Kelâmı olduğuna işarettir.
Bu Kelâmın Îcaz derecesi, şu zikredilen letaiften anlaşıldı.
ِ
ِ
۪كلبق۪نمَ۪لِزنُا آَّم ۪ ۪و : Bu gibi Sıfatlarda bir teşvik vardır. Ve o
َ
َ
ْ
َ َ
ْ ْ
teşvikten sami'leri imtisale sevk eden Emirler ve nehiyler doğuyor. Bu
Cümlenin mâkabliyle Nazmına dair "dört letaif" vardır.
1- Bu Cümlenin mâkabline atfı, medlûlün delile olan bir atfıdır.
Şöyle ki:
Ey insanlar! Kur'ana İman ettiğiniz gibi, Kütüb-ü Sâbıkaya
da İman ediniz. Çünki Kur'an, onların Sıdkına delil ve şahiddir.
2- Yahut o atf, delilin medlûle olan atfıdır. Şöyle ki:
Ey Ehl-i Kitab! Geçmiş olan Enbiya ve Kitablara İman
ettiğiniz gibi, Hazret-i Muhammed (A.S.M.) ile Kur'ana da İman
ediniz! Zira onlar, Hazret-i Muhammed'in (A.S.M.) gelmesini tebşir
ettikleri gibi, onların ve Kitablarının Sıdkına olan deliller, Hakikatıyla,
Ruhuyla Kur'anda ve