Page 243 - Gizli El Bosna'da
P. 243

SONSÖZ: VAHfiET‹N FELSEFES‹                   241


             lerin bir aç›klamas›n› yapmak zorundad›rlar." 14
                  Bosna Hersek’te yaflanan olaylar göz önünde bulunduruldu¤unda, ben-
             zer bir aç›klaman›n Bosna için de yap›lmas› gerekmektedir.
                  Böyle bir aç›klama ise oldukça zordur.
                  Çünkü bu kitap boyunca inceledi¤imiz bilgilerin bize gösterdi¤i kesin
             bir sonuç vard›r: Bat›n›n Bosna-Hersek'te izledi¤i politikay› yöneten "gizli el",
             Bosna-Hersek'te akan Müslüman kanlar›ndan en az S›rplar kadar sorumludur.
             S›rplar, "tetikçi", o ise "beyin"dir. "Gizli el"in üyeleri, ‹slam'›n en bat›daki tem-
             silcisi, adeta bir "uç beyli¤i" konumundaki Bosna-Hersek'i kanla bo¤may› iste-
             mifller ve bunun için de S›rp sald›rganl›¤›na örtülü destek vermifllerdir.
                  Bat› dünyas›n›n böyle bir vahflete uzunca bir süre seyirci kalmas›n›n
             önemli bir anlam› vard›r. Çünkü bugün Bat› medeniyeti, Ortaça¤'›n "karanl›k"
             dönemini çoktan aflt›¤›n›, hatta di¤er tüm medeniyetleri teknik ve kültürel
             yönden geride b›rakarak her anlamda üstün bir seviyeye ulaflt›¤›n› iddia et-
             mektedir. Buna göre, insan haklar›, adalet, bar›fl gibi kavramlar da as›l olarak
             Bat›ya aittir ve Bat›, ulaflt›¤› "üstün kültür" sayesinde adeta sahibi haline geldi-
             ¤i tüm bu kavramlar› insanl›¤›n geride kalan bölümüne va'z etmektedir.
                  Oysa Bosna'da akan kan ve "gizli el"in bundaki rolü, bizlere Bat› içinde
             de vahfleti ve fliddeti destekleyen unsurlar olabildi¤ini göstermektedir. Bu aç›-
             dan bak›ld›¤›nda, III. Haçl› Seferi ile "gizli el"in "Bosna seferi", ayn› derecede
             barbarcad›r.
                  Peki tüm bunlar bizi hangi noktaya götürmelidir?
                  Öncelikle belirtmek gerekir ki, Bat› medeniyeti üzerinde yapt›¤›m›z bu
             yorum, yüzeysel bir Bat› ya da “emperyalizm” düflmanl›¤› yapmak amac›n›
             tafl›mamaktad›r. Amac›m›z, Bat›'n›n "vahfli", Do¤u'nun ise "erdemli" oldu¤u
             gibi bir iddiada bulunmak da de¤ildir. Sorun bir co¤rafya sorunu de¤ildir çün-
             kü. Dikkat çekilmek istenen nokta, Bat›n›n da Do¤unun da içinde bulunabile-
             cek olan, din ahlak› d›fl›nda bir sistem oluflturmak isteyen çevreler ve bu çev-
             relerin, Bosna örne¤inde de oldu¤u gibi, zaman zaman Müslümanlara karfl›
             kurduklar› ittifaklard›r.
                  Ço¤u zaman Bat› medeniyeti bizlere tüm dünyan›n ulaflmas› gereken
             ideal model olarak tan›t›l›rken, Bat›n›n ulaflt›¤› teknolojik ve bilimsel düzey-
             den yola ç›k›larak, bu medeniyetin kurmufl oldu¤u seküler kültürün (moder-
             nitenin) her yönden tüm insanl›¤a örnek oldu¤u ve en k›sa zamanda di¤er tüm
             kültür ve medeniyetler taraf›ndan "ithal" edilmeleri gerekti¤i savunulmakta-
             d›r. Oysa söz konusu seküler kültür, günümüzde Bosna’da oldu¤u gibi,
             dünyan›n pek çok noktas›nda yaflanan sorunlar›n temelinde yer almaktad›r.
             Çünkü bu seküler kültüre 19. yüzy›ldan itibaren h›zla yükselen ateist bir dog-
             ma de hakimdir ve bugün “Bat›” dedi¤imiz medeniyet içinde dini ve din d›fl›
   238   239   240   241   242   243   244   245   246   247   248