Page 253 - Risale-i Nur - Kastamonu Lahikası
P. 253
KASTAMONU LÂHİKASI 255
Âlimlerinin Risale-i Nur'u yazmakta ve takdir etmekte olduklarını ve
Tefsir Sahibi Hoca Vehbi'nin (R.H.) Risale-i İhlas karşısında
mağlubiyetle beraber, Risale-i Nur'a karşı hayran ve takdirkâr olması
münasebetiyle, Hâfız Ali demiş: "Risale-i Nur'un bir Kerametidir;
öküze et ve arslana ot atmaz. Öküze ot verir, arslana et verir. O arslan
Hocanın en evvel İhlas Risaleleri eline geçmiş."
İşte Hâfız Ali'nin bu Mektubunu aldığımdan ya altı, ya yedi gün
evvel, Karadağ'dan inerken birden diyordum: "Yahu! Ata et, arslana ot
atma; arslana et, ata ot ver." Bu kelimeyi beş-altı defa hoşuma gitmiş
tekrar ediyordum. Ya Hâfız Ali benden evvel yazmış, bana da söylettirdi
veyahut ben evvel söylemişim, ona yazdırılmış. Yalnız bu garib Tevafukta
bir farkımız var. O, öküze ot demiş; ben, ata ot demişim.
* * *
Aziz, Sıddık Kardeşlerim ve Hizmet-i İmaniyede Kuvvetli,
Metin, Ciddî, Sarsılmaz, Fedakâr Arkadaşlarım ve Seyahat-ı
Berzahiye ve Uhreviyede Nuranî Yoldaşlarım!
Sizin, herbir dirhemi yüz dirhem Şüheda Kanı kadar kıymetdar
Siyah Nuru akıtan Mübarek Kalemlerinizin bu defaki Kudsî Hediyelerin
her bir Harfine mukabil, Cenab-ı Erhamürrâhimîn sizlere bin Rahmet
ِ
eylesin, ِيمۤا. Bu gaflet ve sıkıntılı ve usançlı mevsimde ve dünya
َ
meşgaleleri içinde bu fedakârane gayretiniz ve sa'yiniz, Hakikaten bir
İnayet-i Hassadır ve bir Keramet-i Nuriyedir. Cenab-ı Hak sizlerden
ِ
ebeden razı olsun, ِيم ِ ۤا.
َ
Elmas Kalemlerini, bize yardım için, yirmibir Abdurrahman ve
Abdülmecid'lerin bu kadar çabuk nüshaları yetiştirmeleri ve kabri pürnur
olan Mehmed Zühdü'nün, Berzahta dahi Kalemini bizim hesabımıza
istimal etmesi hükmünde, onun metrukâtından nüshaları gönderilmesi; bizi
derinden derine sürurla şükre sevketti. Eski Talebeliğim zamanında
mevsuk zâtlardan, onlar da mühim İmamlardan naklederek işittim ki:
"Ciddî, müştak, hâlis Talebe-i Ulûm, tahsilde iken vefat ettikleri
zaman, Berzahta aynı tahsil misali ve bir Medrese-i Maneviyede
bulunuyor gibi; o Âleme muvafık bir vaziyet ihsan ediliyor." diye o
zaman Talebe-i Ulûm içinde çok defa medar-ı bahs oluyordu. Şimdi bu
vakitte, Talebe-i Ulûmun en hâlisleri Risale-i Nur Talebeleri olduğundan;
elbette merhum Mehmed Zühdü, Âsım ve