Page 331 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 331

Âyet-ül Kübra








                    KÂİNATTAN  HÂLİKINI  SORAN  BİR  SEYYAHIN
                                   MÜŞAHEDATIDIR.


                 (Tevhid hakkında iki makamdan ibaret Yedinci Şua olan Âyet-ül-
                      Kübra Risalesinin İkinci Makamının bir kısmıdır.)







                            ِ

                                    ِ
              ِ
                                                 َ
                 حب َ ُ      يُ    َّلاا ِ   ء َشَ  نم   ِ     و   ا   ن    نهيف  نم   و ضرلاْاو عبسلا     ت ا  ومسلا  هَل ح ِ   ب   ُ ت
                                         ْ َ
                                                            ُ
                                                                      ُ
                                   َّ َ ْ
                           ْ
                                                    َ ُ ْ َّ
             ُ
                                                                           َ ُ
                       ْ
                                                               َ ٰ َّ
                                           َ ُ ْ
              ِّ
                                                                          ِّ
                                                           ِ
                                                                      ِ
                   ًرو   فَغ     امي لح  نا  َّ ُ  ِ      ا   ن   ه     َك    مهح يب     َ ت      نو   هقفت    َلا  نكل َ  ِ    م   د    ه   ۞   و ٰ    حب
                                                   ُ ْ َ
                                                   َ
                     ُ
                                       ْ ُ َ
                               َ َ
                        ً
                                                                     َ ْ
                                                َ ْ
                                                          ْ

               Bu  Âyet-i  Muazzama  gibi  pek  çok  Âyât-ı  Kur'âniye;  bu  Kâinat
           Hâlikını bildirmek cihetinde, her vakit ve herkesin en çok hayretle bakıp
           zevk  ile  mütalâa  ettiği  en  parlak  bir  Sahife-i  Tevhîd  olan  Semavatı  en
           başta zikretmelerinden, en başta ona başlamak muvafıktır.

               Evet, bu dünya memleketine ve misafirhanesine gelen herbir misafir,
           gözünü  açıp  baktıkça  görür  ki:  Gayet  keremkârane  bir  Ziyafetgâh  ve
           gayet san'atkârane bir Teşhirgâh ve gayet haşmetkârane bir Ordugâh ve
           Tâlimgâh  ve  gayet  hayretkârane  ve  şevk-engizane  bir  Seyrangâh  ve
           Temaşagâh ve gayet mânidarane ve hikmetperverane bir Mütalâagâh olan
           bu güzel Misafirhanenin Sahibini ve bu Kitab-ı Kebîrin Müellifini ve bu
           muhteşem memleketin Sultanını tanımak ve bilmek için  şiddetle merak
           ederken, en başta göklerin, Nur yaldızı ile yazılan güzel yüzü görünür.
           "Bana  bak  aradığını  sana  bildireceğim!"  der.  O  da  bakar  görür  ki:  Bir
           kısmı,  arzımızdan  bin  defa  büyük  ve  o  büyüklerden  bir  kısmı,  top
           güllesinden
   326   327   328   329   330   331   332   333   334   335   336