Page 691 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 691
RİSALE-İ NUR 693
"Risale-i Nur Talebeleri başkalarına benzemez; Onlarla uğraşılmaz;
Onlar mağlûp olmazlar. Risale-i Nur, Kur'an'ın malıdır. Kur'an-ı Hakim-
den süzülmüştür. Kur'an ise, Arşı ferşle bağlıyan bir Zincir-i Nûranidir...
Kimin haddi var ki buna el uzatsın. Risale-i Nur, bu Anadolunun sinesine
yerleşmiştir; hiçbir kuvvet Onu söküp atamıyacaktır."
Meşhur ve harikulâde bir Eser olan "Âyet-ül-Kübra Risalesi"nden:
"Risale-i Nur, yalnız cüz'i bir tahribatı ve bir küçük hâneyi tamir
etmiyor; belki külli bir tahribatı ve İslâmiyeti içine alan ve dağlar
büyüklüğünde taşları bulunan bir muhit kal'ayı tamir ediyor. Ve yalnız
hususi bir Kalbi ve has bir Vicdanı ıslâha çalışmıyor; belki bin seneden-
beri tedarik ve teraküm eden müfsit âletlerle dehşetli rahnelenen Kalb-i
Umumiyi ve Efkâr-ı Âmmeyi ve umumun ve bahusus Avâm-ı Mü’minîn-
in istinadgâhları olan İslâmî Esasların ve Cereyanların ve Şeairlerin
kısmen kırılmasiyle bozulmaya yüz tutan Vicdân-ı Umumiyeyi, Kur'anın
İ'câzıyla; ve geniş yaralarını, Kur'anın ve Îmanın ilâçlariyle tedavi etmeye
çalışıyor. Elbette böyle küllî ve dehşetli rahnelere ve yaralara Hakkal-
yakîn derecesinde dağlar kuvvetinde hüccetler, cihazlar ve binler tiryak
hâsiyetinde mücerreb ilâçlar ve hadsiz edviyeler bulunmak gerektir. İşte
bu zamanda, Kur'an-ı Mûcizül-Beyanın İ'câz-ı Mânevisinden çıkan
Risale-i Nur, o Vazifeyi görmekle beraber; Îmanın hadsiz mertebelerinde
Terakkiyat ve İnkişafata medar olmuştur ve olmaktadır!.."
Aziz Kardeşlerimiz, yüzlerce Ulemânın susturulduğu ve Dînî Neşri-
yatın yaptırılmadığı ve Kur'anın Hakikatlarını Beyan ve Tebliğ etmeye
Dinen muvazzaf oldukları halde cebren yaptırılmadığı ve Din adamla-
rının imha edilmesi gibi dehşetli ve tarihin görmediği bir hengâmda,
Kur'an ve Îman ve İslâmiyeti yıkmak plânlarının tatbik edildiği en müthiş
bir devirde ve küfr-ü mutlakın ve dinsizliğin en azgın bir zamanında
Bediüzzaman Said Nursî, Kur'an ve Îman ve İslâmiyetin Fedakâr ve
Pervasız bir Müdafii ve Muhafızı olarak Cihad-ı Diniye meydanında
yegâne Şahıs olarak görülmüştür. Evet, Bediüzzaman; devletlere,
milletlere mukabil, değil yalnız bir yerdeki firavunlara, bütün avrupa
dinsizliğine karşı tek başiyle meydan okumuş ve okuyor. Ve Kur'an
Hakikatlarını eşedd-i zulüm