Page 16 - 6a kitap
P. 16
bu hâlleri içler acısıydı. Gerçekten onların yaşadıkları
durum çok berbattı ve onlar her şeye rağmen hayattalardı
. Biraz daha yürüdükten sonra çocukların benim
ayaklarıma baktıklarını gördüm. Ayakkabılarım son
model, yeni ayakkabılardı. Onları çıkarmayı
unutmuştum. Hızlıca ayağımdan çıkarıp elime aldım öyle
yürümeye devam ettim fakat ayaklarıma taşlar batıyordu
ve bu çok can yakıcıydı.
Sanırım burada savaş vardı çünkü silah sesleri,
ortalıkta koşuşturanlar ve çocuklarını alıp güvenli bir yer
arayan anneler görüyordum. Ortalıkta biraz daha
dolanırsam başıma bir şey gelecekti. Hızlıca güvenli bir
yer aramaya başladım. Koşuştururken bir ses duydum.
Bu bir silah sesiydi. Sonra karnımda bir acı hissettim.
Gözlerim kararmıştı. Kanım çekilirken bir anda yere
yığıldım. Yanıma gelen sarı saçlı, mavi gözlü, heybetli
bir kişi vardı ama yarı baygın durumda olduğumdan kim
olduğunu çıkaramamıştım. Çok fena canım yanıyordu. O
kişi beni kucağına aldı, tek hatırladığım buydu. Yavaş
yavaş gözlerim kapanmaya başladı. Sonra derin bir
karanlık…
Gözlerimi açtığımda yanımda oturmuş yaramla
ilgilenen bambaşka giyimli bir hemşire vardı. Küçük bir
yataktaydım. Sonra etrafıma baktığımda her tarafta
vurulmuş, yaralı askerler gördüm. Sanırım burası askerler
için kurulan bir şifahaneydi. Hemşire; iyi olduğumu,
yaramın çok derin olmadığını fakat ayağa kalkmamdan
dinlenmemi söyledi. Ben de bunun üzerine gözlerimi
kapattım. Canımın acısını hafifletmek için uyumaya
~ 13 ~