Page 20 - 6a kitap
P. 20
günlüğüme yazı yazmak istedim. Odama çıktım. Yatağa
uzanıp günlüğümü açtım ve günlüğüme bu olağanüstü
olayları yazmaya başladım. Yaram acımıyordu. Zaten
kurşun sıyırmıştı. Günlüğüme her şeyi yazıyordum. Bir
yandan ailemi çok özlediğimi fark ettim. Atatürk’le
olmak onu görmek, onunla vakit geçirmek çok güzeldi
ama ben kendi ailemi de yanımda istiyordum. O yüzden
günlüğüme artık dönmek istediğimi ama nasıl
döneceğimi bilmediğimi yazdım.
Bir müddet sonra odanın kapısı tıklatıldı. Ben de
gir, dedim. İçeriye giren hemşireydi ve onun arkasından
gelen Atatürk’tü. Hemşire benim yüzüstü yatmama kızdı.
Dikişlerimin patlayabileceğini söyledi. Ben de yaram
iyileşene kadar bir daha öyle yatmayacağıma söz verdim.
Sonra hemşire yaramla ilgilenmeye başladı. İşi bitti ve
yaramın çok ciddi olmadığını söyledi. Buna çok
sevindim tabii Atatürk de sevinmişti.
Hemşire odadan çıktı. Atatürk, aç olup
olmadığımı sordu. Ben de acıktığımı söyledim. Atatürk
hemen evin bir yardımcısına bir tepsiye hazırlanan
yemeklerden koyup getirmesini söyledi. Yemeğimi
hızlıca bitirmiştim. Atatürk tepsiyi alıp, dinlenmemi
söyledi. Ben de dediği gibi yaptım. Kendimi uykunun
huzurlu kollarına bıraktım.
Sabah uyandığımda yatağımdaydım. Ama
Atatürk’ün evindeki yatağımda değil. Bu olayın en
başındaki gibi kendi odamda, kendi yatağımdaydım.
Neler oluyordu böyle? Bir gün uyan kendini geçmişte bul
~ 17 ~