Page 63 - Tuğba Zengin

sallanan ufaklıklar… Zengin, fakir, köylü, kentli, okumuşu,

okumamışı her kültürden yüzlerce insan görebilirdiniz.

Bisikletleri nereden alıyorlardı? Beş on dakika sonra sorumun
cevabını öğrendim. Onlar kilitliydi “Ama kilitliyse onlara nasıl

biniyorlar?” diye düşündüm. İnsanlar bu bisikletleri kiralıyorlardı.

Gerçekten çok istiyordum, çünkü uzun zamandır binmemiştim.

Sonra annemden izin istemeye karar verdim. Ama “Hayır.”

diyeceklerini biliyordum. Yine de şansımı denemem gerekir diye

düşündüm ve ona sordum. Cevap düşündüğüm gibiydi. Bisikleti

birçok insan kullandığı için salgın sürecinde sağlığımız için tehlike

yaratabilirmiş.

Yürüyüşümüz devam ederken arkadaşım anime oyunlarından

bahsetmeye başladı. Ben neden bahsettiğini anlamadım ve

kardeşimin de anlamadığını düşündüm. Ama nedense kardeşim

Rüzgar sohbete katılıverdi. Hiç bilmediği oyunla ilgili konuştuğunu

sanıyordum. Aslında bu onun hep yaptığı bir şeydi, fazla özgüvenli

olduğundan bilmese de konuşmaktan çekinmezdi. Çok sonraları

anime oyunları ile ilgili bilgi sahibi olduğunu öğrenecektim. Bense

bilmediğim konularda sessiz kalmayı tercih ederim. O sırada oyunu

bilmediğini düşündüğüm için nasıl oldu da çoğu şeyi tahmin etti diye
düşünüyordum. Tam o sırada İrem:

“Sence hangi karakter daha iyi?” diye sordu. O sırada

dinlemediğim için:

“Birincisi daha güzel bence. “Dedim.” Onları dinlerken çok canım

sıkılmıştı aslında. Neden bir insanın saçları mavi olsun ki? Çaresizce

onları dinlemeye karar verdim, ama bir türlü ne dediklerini

anlamıyordum. Ama bilin bakalım, ne öğrendim? Bahsettikleri konu

63