Page 48 - Başak dergisi 3. sayı_Neat
P. 48

-Hasankeyf insanlığın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Mezopotamya   bölgesinde   dardır.Araba geçemez.O yüzden eşeklerle yolculuk edilir.Eşeği olmayanlar içinde her so-
 yer alır.İçinden Dicle Nehri  geçmektedir.Dicle Nehri geçme sonucu binlerce mağara   kak başında eşekler bulunur.Eşeğe binmek için para verirsin ve istediğin yere gidersin.
 bulunmaktadır. Adının anlamı “Kayalar Kenti” ve “Mağaralar Şehri” anlamına gelir.  Bakın Mardin yine birbirlerine saygı duyuyor.Eşeği olmayana eşek veriyor.Belki eşeğin
 Asıl adı “hısn-ı Keyfa” iken halk arasında Hasankeyf’e dönmüştür.Hasankeyf kimler   sahibi ile eşeğe binen kişinin ırkı,kültürü farklı.Ama Mardinliler eşeğine yine o insanı bin-
 tarafından ve ne zaman kurulduğu bilinmemektedir.Şehri çevreleyen mağaralar insanla-  diriyor.İşte Mardin böyle bir şehir.  “Saygının şehri.” Cümlesi bile Mardin’i tanıtmaya
 rın çağlar öncesinden  buraya yerleştiğini göstermektedir.Sit alanı ilan edilmesine rağ-  yeter. İki kardeş teşekkür edip gitmişler. Mardin’i biraz daha gezip tanımaya çalışmışlar.
 men, GAP projesi yapacağı baraj ve enerji santrali ile bu şehri sular altında bırakacaktır.  Hava yavaş yavaş kararmaya başlamış. İki kardeş Mardin’de küçük bir otelde kalacaklar-
 Bu yüzden yakın zamanda tarihi yapılar sular altında kalmaması için biraz daha uzak bir   mış.Otele gidip odalarına yerleşmişler.Yerleştikten sonra yataklarına yatmışlar.Sonu Ol-
 yere götürülecektir. Bu arada hem yürüyüp etrafı inceliyor hem de rehber anlatıyormuş.   mayan Merdiven’ bulma heyecanı ile uykularına dalmışlar. Sabah erkenden kalkmışlar.
 İki kardeş Hasankeyf’in sular altında kalacağına çok üzülmüşler.Tarihi eserler kaldırıl-  Kahvaltılarını yapıp otelden çıkmışlar.Çünkü Mardin’in gezilmesi ve görülmesi gereken
 sa da mağaralar sular altında kalacakmış.  yerlerinden olan Deyrulzafaran Manastırı’na gideceklermiş.
    Biraz daha Hasankeyf’i inceleyip gezmişler. En çok ilgilerini çeken kayalarla      Sonunda Deyrulzafaran Manastırı’na gelmişler. Taksiden heyecanla inmişler .çok
 oyulmuş evler olmuş. Gezerken vakit hayli geçmiş.Artık Hasankeyf’ten gidiyorlarmış.  büyük bir manastırmış bu manastır.Bir o kadar da güzelmiş.Kullanılan taşlar manastıra çok
 Aynı zamanda Batman gezileri bitiyor,yani Batman’dan  gidiyorlarmış.Kitabı bir daha   güzel bir görüntü veriyormuş.İçeriye girmeden önce manastırın avlusunu incelemişler.Av-
 okumuşlar.Kitapta:  luyu inceledikten sonra Manastırın içerisine girmişler.Onların olduğu grubun rehberi başka
 -Hem eskisi var hem yenisi,birlikte yaşar farklı insanların hepsi.   İki  kardeş  düşün-  gelen var mı diye bekliyormuş.Onlarda gelince rehber anlatmaya başlamış:
 meye başlamış. Farklı insanların yaşadığı bir yermiş bu şehir.Bir de hem eskisi olacak    -DeyrulZafaran Manastırı ilk başta bir Manastır değildi.İlk yapıldığında Güneşe Tapınma
 hem de yenisi olacakmış. Kitabın yazarının bu sözünde ne demek istediğini anlamamış-  yeri yani Güneş Tapınağı olarak kullanılmış.Sonrasında o zamanlarda çok yaygın bir din
 lar.Bulamayınca Hasankeyf’teki bir insana Sonu Olmayan Merdiven’den bahsetmeden   olan Hıristiyanlık dininin din adamı yetiştirdiği bir Manastır olmuş.Yani şu handaki ha-
 bilmeceyi sormaya karar vermişler.Karşılarına çıkan bir insana bayana sormuşlar:  line gelmiş. Rehberin konuşması bittiği için gezmeye başlamışlar. Çok ilginç bir yermiş
 -Size bir bilmece sorabilir miyiz?Biz bulamadıkta,diye sormuşlar.           Manastır.Güneş tapınma yerleri ve odaları pek değişikmiş. Gezerken vaktin nasıl geçtiğini
  Bilmeceyi sormuşlar:                         fark etmemişler. Bir saate bakınca saatin geç olduğunu anlamışlar.Manastırdan çıkıp bir
 -Hem eskisi var hem yenisi, birlikte yaşar farklı insanların hepsi.        otobüse binip gitmişler. Otele geldiklerinde hemen uyumuşlar. Çünkü yarın kitabı bir daha
 B  a  y  a  n  :                                   okuyup bilmecenin tarif ettiği yeri bulduktan sonra Mardin’den gideceklermiş. Sabah er-
 -Bana şehir olarak Mardin gibi geliyor, demiş. İki kardeş teşekkür edip gitmişler. Heye-  kenden kalkıp kitabı okumuşlar. Kitapta:
 canla bir taksiye binmişler.Otele gidip eşyalarını toplamışlar.Bir daha taksiye binip yol-  -Semah döner nicesi,yeşildir türbesi,gel gel diyen sesi. İki kardeş düşünmüş. Bilmecede
 culuklarına devam etmişler.Yolculuklarında düşünmüşler.Batmanda tek Batman’ı gezip   bahsedilenin Mevlâna olduğu kararına varmışlar. Mevlana’nın türbesinin Konya’da olduğu
 görmemişler,Batman kendilerini tanımayı öğrenmişler.Batman’da sonu olmayan mer-  için bilmecede bahsedilen şehir Konya imiş. Kahvaltılarını yaptıktan sonra Konya yolcu-
 diveni bulamasalar da Batman’da çok önemli bir şey olan kendini tanımayı öğrenmişler.   luklarına başlamak için otelden çıkmışlar. Yolculuklarında düşünmüşler Mardin ‘de aslında
 İki kardeşin Sonu Olmayan Merdiven’in bulma heyecanı ile dolup taştığı Mardin’e git-  bir çok şey öğrenmişler. İlk başta hayattaki ön önemli şeylerden biri olan “Saygı”yı öğren-
 me yolculukları bitmiş..Artık Mardin ‘delermiş.Heyecanla taksiden inmişler.Etrafı in-  mişler. O yüzden Sonu Olmayan Merdiven’i Mardin’de bulamadıkları için hiç üzülmemiş-
 celemeye başlamışlar.Mardin’deki evlerin bir dağa yapılması iki kardeşin çok ilgilerini   ler.
 çekmiş.Mardin’de gezmeye başlamışlar.Mardin hakkında bilgi edinmek istiyorlarmış.     10 saat sonra Konya’dalarmış. Otobüsten inip otogardan çıktıktan sonra Konya’yı
 Ama bu bilgiyi internetten değil bizzat Mardin’in yerlilerinden öğrenmek istiyorlarmış.  incelemeye  başlamışlar.  Özellikle  gündüz  Konya’ya  varmalarına  dikkat  etmişler.Çünkü
 Karşılarına Mardin’i bilecek ,bilge birine benzeyen bir kadın çıkmış. Kadına sormuşlar:  gelir  gelmez  Konya’yı  tanımak  istiyorlarmış.Konya’yı  gezmeye  başlamışlar.Konya  çok
 -Biz buraya gezmek için geldik.Mardin’i merak ederiz.Nasıl bir yerdir Mardin? Mardin   büyük bir şehirmiş.Kalacakları otele gitmişler.Yerleştikten sonra Konya’yı gezmemişler.
 hakkında bilinmesi gerekenler nelerdir? Gezilmesi görülmesi yerleri nerelerdir?   Bu gün dinlenecek yarın Konya’yı gezeceklermiş.Onlar otele yerleşirken akşam olmuş
 Kadın: -Mardin’de her türlü insan vardır. Farklı ırktan, farklı kültürden insanlar bir arada   bile.Yarın gezmek için ve yorgunluktan hemencecik uyumuşlar. Sabah kalkıp kahvaltıla-
 yaşar.Türkler, Kürtler,Süryaniler ve Ezidiler hepsi bir arada birbirlerine saygı ile yaşar.  rını yaptıktan sonra Mevlana’yı tanımak için Mevlana’nın türbesine gideceklermiş. Hazır-
 Mardin saygının merkezidir.Mardin saygının şehridir. Mardin’in tek adı vardır ama iki   lanıp otelden çıkmışlar. Taksi durmuş ve Mevlana’nın Türbesi’ne gelmişler. Mevlana’nın
 şehirden oluşur.Yani tek ad iki şehir;Eski ve yeni Mardin.Eski Mardin’de yaşayan azdır.  Türbesi bayağı kalabalıkmış. Meğersem o gün Şebiarus günü imiş.Ve Şebiarus günü ile
 Çünkü Eski Mardin’deki evler taştan yapılmıştır,yani tarihi yapılardır.UNESCO’da bu   ilgili bir konferans düzenlenmiş.İki kardeşte bu konferansa katılmış.Konferans salonuna
 evleri sit alanı ilan etmişler.Yani hiç kimse o evlere zarar veremez.Hatta bir yeri kırılsa   gitmişler.Konuşmacı anlatma başlamış:
 ,dökülse tamir edilemez.Halkta o evlerde yaşayamayınca Eski Mardin’den biraz uzağa
 Yeni Mardin’i kurmuş yani yaşamak için kendine yeni bir şehir kurmuş.Yeni Mardin
 Eski Mardin gibi değildir.Daha çok uzun binalardan oluşur.Eski Mardin’de sokaklar








                                                                                                                 47
   43   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53