Page 45 - Başak dergisi 3. sayı_Neat

-Nee?
-Nasıl olur?
-Yooo!
-Bakın beni dinleyin. Yamyamların ülkesinde hiç kitap yetişiyor mu?
-Hayırr!
- Ve onlarda bizim gibi kültürlü olmak istiyorlar. Bu konu hakkında birçok efsane var.
-Tamam işte! Onlar da kültürlü olmak istiyorsa bizim kitaplarımızı almaları çok normal.
Eğer onlarla barış sağlayabilirsek…
-Barışı nasıl sağlayacağız?
-Tabiki onlara her ay on beş kitap hediye ederek. Hem ağaçlarımız yok olmaz hem kitapla-
rımız. Bunu kibar bir yolla yaparsak oldu bu iş!
-Onları nasıl durdurabiliriz?
-Beni izleyin. Sadece izleyin…

Barış

Damla Yamyamlar’ı buldu. Ve onlara şöyle seslendi:
-Hey Yamyamlar o kitapları bırakın hemen!
-Ham ham asla ham ham!
-Biliyorum, siz de kültürlü olmak istiyorsunuz. Kitap okuyup sıkıntılarınızdan kurtulmak,
başka dünyalara gitmek ve kitapla arkadaş olmak istiyorsunuz. Ama böyle bir imkanınız
yok. Fakat böyle bir şey için bizim kitaplarımızı çalmamalı, ödünç almalısınız.
-Ham ham, ham ham ham.
-Siz bizim ağaçlarımızı, çiçeklerimizi, kitaplarımızı yemeyeceksiniz. Biz de siz her ay on
beş kitap vereceğiz. Böylece hem size hem bize daha faydalı olacak. Anlaştık mı?
-Ham ham ham.
-Ham ham hamma!
-Ham ham anlaştık ham ham.
Alkış tufanları ve sevinç çığlıkları etrafı sararken Yamyamlar da mutlu mutlu ülke-
lerine dönüyorlardı. Herkes Damla’yı alkışlıyor bazıları ise omuzlarında taşıyorlardı. Özel-
likle Nane Damla ile gurur duydu.
-Haydi kızım, sen hiç böyle yapmazdın! Davul çalmadığım kaldı. Okula da geç kaldın.
-Nanee!
-Ne Nane’si benim şapşik kızım? Benim ben annen.
Yani hepsi rüya mıydı? Hayır hayır Nane ona göz kırpmıştı…

44