Page 69 - Olasılıksız
P. 69

farklı dalgaların tabağa yönelmeden önceki hallerini düşün ve bu bulanık yansımayı düşün."
                    "Eğer ışığın bir dizi partikül olduğunu düşünürsen bu fenomeni açıklayabilirsin. Her fotonun kendi
               frekansı olduğu için birbirleriyle etkileşime girip tabaktaki bulanık şekli oluşturuyorlar."
                    "Peki, bunu açıklayabiliyoruz. Sonra?" diye sordu Caine.
                    Doc parmağını kaldırdı. "Anlatıyorum bekle. Son zamanlarda fizikçiler tek bir fotondan oluşan bir
               ışık kaynağı yarattılar ve deneyi yine yaptılar. Bil bakalım ne oldu? Diğer tarafta aynı görüntü vardı."
                    Caine kaşlarını kaldırdı. "Her bir kesikten tek bir foton geçiyorsa, o zaman nasıl oluyor bu? Neden
               bulanık oluyor?"
                    "Her bir foton kendiyle de etkileşim halinde  çünkü. Aynı anda iki kesikten de geçiyor deney
               sırasında." Doc maç kazanmış gibi sırıtıyordu.
                    "Nasıl yani?"
                    "Çünkü, bir partikül olduğu düşünülen foton, aynı zamanda da bir dalga. Bir tek  kesik varken
               partikül gibi,  ama iki  kesik olunca bir  dalga gibi işliyor. Bunun  nedeni de, fotonun aynı anda hem
               partikül, hem de dalga olması. Buna da partikül-dalga ikilisi deniliyor."
                    "Özünde tüm maddeler iki  şeydir. Farklı ortamlarda farklı özellikleri vardır, hepsi aynı anda
               ölçülünceye kadar."
                    "Ama bu mantıksız," dedi Caine.
                    "Kuantum fiziğinin dünyasına hoş geldin," dedi Doc bir patates kızartmasını ısırarak.
                    Papyonlu adam  birden canlandı. "Eğer cidden aklını karıştırmak istiyorsan," dedi Doc'a  sanki
               Caine orada değilmiş gibi. "Ona Schrödinger'in kedisini anlat."
                    Caine elini kaldırdı. "Yok, gerek yok-"
                    "Haydi, iki dakikada anlatırım," dedi Doc. "Söz veriyorum, seni sıkmadan kısaca anlatacağım."
                    "Peki," dedi Caine sanki teslim oluyormuş gibi. "Son olsun ama." Caine, yanındaki adamın blöf
               yapıp yapmadığını kestirmeye çalışmadan, öylece oturup konuşmanın ne kadar eğlenceli olduğunu
               unutmuştu. O gün ikinci kez dertlerini unuttu ve o anın keyfini çıkarmaya çalıştı. Bu çok zevkliydi, konu
               kuantum fiziği olsa bile.
                    "Erwin Schrödinger  kuantum fiziğinin babalarından biriydi. Ama, özellikle de gerçek dünyaya
               uygulandığında bunun ne kadar mantıksız olduğunun o da farkındaydı, Heisenberg Olasılık Teorisi'ni
               açıkladığı sıralarda Schrödinger de kedisi hakkında felsefi bir soru ortaya attı."
                    "Basit bir dille anlatmak istersek  sorusu  kısaca  şuydu: Elinde  bir  radyoaktif atom olduğunu
               varsayalım. Bunun iki hali var 'hareketli', ki bu zamanlarda fazla enerji saçıyor; ya da hareketsiz, ki bu
               zamanlarda uykuda. Kuantum fiziğine göre, biz bu atomu gözlemlediğimizde, ya bir durumda olacak,
               ya da diğerinde. Ama bunu gözlemlemediğimizde aynı anda iki  durumda birden olacak. Aynen bir
               önceki örnekte aynı anda iki yerde olan foton gibi."
                    "Schrödinger'in felsefi  sorunu  şu: Bir  kediyi, biraz  siyanür gazı, radyoaktif bir atom ve  enerji
               sezdiği anda çalışmaya programlanmış bir çekiçle aynı kutuya koyarsan ne olur? Eğer radyoaktif atom
               hareketlenirse, çekiç şişeyi kıracak, gaz dağılacak ve kedi ölecek. Atomda bir hareketlenme olmazsa,
               o zaman çekiç hareket etmeyecek ve kedi yaşayacak."
                    "Ama sen kutuyu açıp da atomu gözlemleyene kadar o ne hareketli, ne de hareketsiz, ikisinin
               olasılıklı bir birleşimidir. O zaman soru şu: Kutu kapalıyken kediye ne olur?"
                    Caine bir an için düşündü "Herhalde...," birden sustu ve gülümsedi. "Şimdi anladım; atom teorik
               olarak aynı anda iki durumdaysa o zaman kedi de öyle. O da aynı anda hem ölü, hem de diri -ta ki
               açıp da atomu gözlemleyene kadar. O zaman da kedi kesinlikle bir durumda veya bir diğerinde olur;
               yani ya ölüdür ya diridir."
                    Doc gülümsedi. "Aferin sana. Bir de kuantum fiziğinden anlamam diyordun."
                    "Bunun amacı," diye araya girdi papyonlu adam Caine'e  dönerek, "şunu anlatmak: Kuantum
               mekaniğini teknik olarak doğru, ama görülmeyen subatomik  partlkule değil de, gerçek dünyaya




               Saklı Kütüphane                              69                                 www.e-kitap.us
   64   65   66   67   68   69   70   71   72   73   74