Page 214 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 214

216                                                                                   SİKKE-İ TASDÎK-I GAYBÎ



                 Risale-i  Nur,  bu  mübarek  vatanın  mânevî  bir  halâskârı  olmak
          cihetiyle şimdi iki dehşetli mânevî belâyı def'etmek için matbuat âlemi ile
          tezahüre başlamak, Ders vermek zamanı geldi veya gelecek gibidir zanne-
          derim.

                 O   d e h ş e t l i   b e l â d a n   b i r i s i : Hıristiyan dînini
          mağlûb  eden  ve  anarşiliği  yetiştiren  şimalde  çıkan  dehşetli  dinsizlik
          cereyanı  bu  vatanı  mânevî  istilâsına  karşı  Risale-in-Nur,  Sedd-i
          Zülkarneyn  gibi  bir  Sedd-i  Kur'ânî  Vazifesini  görebilir  ve  Âlem-i
          İslâmın  bu  mübarek  vatanın  ahalisine  karşı  pek  şiddetli  îtiraz  ve
          ittihamlarını  izale  etmek  için  matbuat  lisaniyle  konuşmak  lâzım  gelmiş
          diye Kalbime ihtar edildi.

                 Ben dünyanın halini bilmiyorum. Fakat avrupada istilâkârane hük-
          meden  ve  edyan-ı  semâviyeye  dayanmıyan  dehşetli  cereyanın  istilâsına
          karşı Risale-i Nur Hakikatları bir kal'a olduğu gibi, Âlem-i İslâmın ve asya
          kıt'asının hâl-i hâzırdaki îtiraz ve ittihamını izale ve eskideki Muhabbet ve
          Uhuvvetini iade etmeğe vesile olan bir Mu’cize-i Kur'âniyedir. Bu mem-
          leketin  vatanperver  siyasîleri  çabuk  aklını  başına  alıp  Risale-i  Nuru
          tab'ederek  resmî  neşretmeleri  lâzımdır  ki,  bu  iki  belâya  karşı  Siper
          olsun.  Acaba  bu  yirmi  sene  zarfında  Îman-ı  Tahkikîyi  pek  kuvvetli  bir
          surette bu vatanda neşreden Risale-i Nur olmasaydı, bu dehşetli asırda acib
          inkılâb  ve  infilâklarda  bu  mübarek  vatan  Kur'ânını,  Îmanını  dehşetli
          sadmelerden  tam  muhafaza  edebilir  miydi?  Her  ne  ise...  Risale-i  Nura
          daha vatana, idareye zararı dokunmak bahanesiyle tecavüz edilmez,
          daha kimseyi o bahane ile inandıramazlar; fakat cepheyi değiştirip, din
          perdesi altında bâzı saf-dil hocaları veya bid'a tarafdarı veya enaniyetli sofi
          meşreblileri  bâzı  kurnazlıklarla  Risale-i  Nura  karşı  iki  sene  evvel  İstan-
          bul'da ve Denizli civarında olduğu gibi istimâl etmek ve Risale-i Nura ve
          Şâkirdlerine  ayrı  bir  cephede   tecavüz  etmeğe  münafıklar   çabalıyorlar.
                    ِ
            ا
          للّٰ

             ءاشش  نا muvaffak  olamazlar.  Risale-i Nur Şâkirdleri; tam ihtiyatla
                   ْ َ
              َ ه
          ُ
          beraber, bir taarruz olduğu vakitte münakaşa etmesinler, aldırmasın-
          lar. Aldanan Ehl-i İlim ve Îmansa, dost olsunlar, "Biz size ilişmiyoruz.
          Siz de bize ilişmeyiniz... Biz Ehl-i Îmanla Kardeşiz." deyip yatıştırsınlar.

                 S â n i y e n : Mübareklerin pehlivanı hem Abdurrahman,
   209   210   211   212   213   214   215   216   217   218   219