Page 86 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 86

88                                                                                     SİKKE-İ TASDÎK-I GAYBÎ


          müşkilât  içinde  Envar-ı  Kur'âniyeyi  neşrettikleri  ayni  tarihe  tam  tamına
          Tevâfuku ise, her cihetiyle Ayn-ı Şuur olan Âyâtta elbette tesadüfî olamaz.
          Belki bu gibi Âyetler, en müşkül zaman olan bu asra dahi hususî bakarlar
          ve o Âyâtı kendilerine Rehber ittihaz eden bir kısım Şâkirdlerine hususî
          iltifat edip iltifatlariyle teşcî´ ederler.

                 Bu Âyet, sâbık Âyetler gibi münasebet-i mâneviyesi gerçi zâhiren
          görünmüyor; fakat bir cihetle Resail-in-Nur ile bir nevi münasebeti vardır.
          Şöyle  ki:  Onüç  senedir  (Hâşiye)  bu  Âyet  Risalet-ün-Nur  Müellifinin  ve
          sonra Has Şâkirdlerinin mağribden sonra bir Vird-i Hususîleridir. Hem bu
          Âyetin  mânasına  bu  zamanda  tam  mazhar  ve  herkes  onlardan  çekinme-


          sinden fütur getirmeyerek  للّٰا    ِ ب۪سح deyip mütevekkilâne müşkilât-ı azî-
                                  ُ ه
                                           َ
                                       َ ْ
          me içinde Envar-ı Îmaniyeyi ve Esrar-ı Kur'âniyeyi neşreden, Ehl-i Îmanı
          me'yusiyetten kurtaran başta Risalet-ün-Nur ve Şâkirdleridir.

                                                              ِ
                                            ِ
                                                                   ِ

                                        ن
                 ONSEKİZİNCİ ÂYET:   وبلاغْلا  م   ُ ُ       ه  ِ   للّٰا  ب   زح  نا dir. Bu Âyet
                                                       ه
                                                                 َّ
                                           ُ َ
                                        َ
                                                             ْ َ
          meâliyle  Hizbullahın  zâhiri  mağlûbiyetinden  gelen  me'yusiyeti  izâle  için
          Kudsî  bir  Teselli  verir  ve  Hizbullah  olan  Hizb-i  Kur'ânînin  hakikatte  ve
          âkıbette  galebesini  haber  verir.  Ve  bu  asırda  Hizb-i  Kur'ânînin  hadsiz
          efradından  Resâil-in-Nur  Şâkirdleri tezahür  ettiklerinden bu  Âyetin  küllî
          mânasında hususî dahil olmalarına bir emâre olarak makam-ı cifrîsi olan
          bin üçyüzelli adedi ile Resail-in-Nur Şâkirdlerinin zâhirî mağlûbiyetleri ve
          bir sene sonra mahbusiyetleri içinde mânevî galebeleri ve metanetleri ve
          haklarında yapılan müthiş imha plânını akîm bırakan İhlâsları ve Kuvve-i
          Mâneviyeleri tezahür etmesinin Rumî tarihi olan bin üçyüz elli ve ellibir
          ve  elliiki  adedine  tam  tamına  Tevâfuku  elbette  şefkatkârane,
          teselliyetdârâne bir Remz-i Kur'ânîdir.

                 ONDOKUZUNCU ÂYET:

             ِ
                                       ِ
                             ِ ِ
                                   ِ
                    بر نوُلوق
           ممتَا ان َّ َ َ    ي منَّامي   َابو  ميُّ     ديَا  ينب     عيُ مهرون هعم اونم ا ني   و ا    ذَّل  َ
                ش
                           َ ْ ُ
           ْ ْ
                                             َ ْ َ
                                                  ٰ ْ َ ْ ُ ُ ُ ُ َ َ
                                                                  ُ َ َ
                 َ
                                َ
                                          ْ
                                      ْ َ ْ
                                      انَلرفغاو انرون انَل
                                        ِ
                                         ْ َ َ َ ُ َ
                                    َ ْ
            ------------------
                 (Hâşiye): Te'lif tarihine göredir.
   81   82   83   84   85   86   87   88   89   90   91