Page 91 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 91

BİRİNCİ  ŞUA                                                                                                           93


           Alâmetleridir  ve  Hak  ve  Hakikat  olduğunun  bürhanlarıdır.  Ve  o
           Âyetlerdeki   Hakaik-ı Îmaniyenin   gayet  kuvvetli  hüccetleridir.  Ve   كْلت
                                                                               ِ
                                                                            َ
           Kelime-i  Kudsiyesinin  işaret-i  hissiyesiyle  gözlere  dahi  görünecek
           derecede  zâhir  olduğunu  ifade  eden  böyle  işarete  lâyık  delilleridir  diye
           remzen Resail-in-Nuru bir işarî mânasının küllî dairesine hususî ve medar-
           ı nazar bir ferdi olarak dahil ediyor.

                  Elhasıl:  Nasılki  bu  Âyette  bulunan  işarî  mâna  yedi  surede  yedi
           işaret  hükmünde   olup   delâlet   belki  sarahat  derecesine  çıkıyor. Aynen
                                    ِ
                                ٍ
           öyle  de:    ٍمي   قتسم    طارص  deki  remz  dahi,  yedi  -  sekiz  Surelerde
                        َ
                                  َ
                          ْ ُ
           bulunmakla   yedi - sekiz   remz   hükmünde   olarak  o remzi,  işaret  belki
           delâlet belki sarahat derecesine çıkarıyor.


                  İ  H  T  A  R  :  Külfetsiz  olmak  üzere  birden  hatıra  gelen  işârat
           kaydedildi.  Tekellüfe  girmemek  için  işaretli  otuzüç  Âyetin  çok  işâratı
           kaydedilmedi.

                                                     ِ
                  YİRMİÜÇÜNCÜ   ÂYET:   ايرخ انَلدبي     ْ ْ ُ   انب   ر    سع  Şu   Âyet
                                                             ش   َا   ن
                                                               َ َ
                                                   َ
                                             ً َ
                                                                    َ
                                               ْ
                                                                   ٰ
           her asra baktığı gibi bu asra da bakıyor ve bu asırda kâbuslu bir rü'ya gibi
           musibetlere  düşen  ve  Rabb-i  Rahîminden  onu  hayra  tebdil  etmesini  rica
           edenler içinde Resail-in-Nur Şâkirdlerine hususî remzettiğine bir emâresi
           şudur  ki:  Bu  Âyetin  makam-ı  cifrîsi  olan  bin  üçyüz  kırkbeşte  ehem-
           miyetli  Risaleler  te'lif  ile  beraber,  fevkalâde  hâdiseler  vukua  gelmeğe
           hazırlandılar.. ve o Resail-in-Nur'un Merkez-i İntişarı olan Barla karyesin-
           de ziyade sıkıntı Müellifine verildi. Ve hususî küçük Mescidine ilişildiği
           zaman  Resail-in-Nur  Şâkirdleri  kuvvetli  bir  rica  ile  Dergâh-ı  İlâhiyeye
           iltica  edip  "Yâ  Rab  !  Bu  müthiş  rü'yayı  hayra  tebdil  eyle"  deyip
           yalvardılar.  Herkesin  me'yusiyetlerine  mukabil  pek  kuvvetli  bir  ümid  ve
           rica ile Müslümanların Kuvve-i Mâneviyelerini takviye ettiler. Bu Âyetin
           birden  külfetsiz  hatıra  geleni  bu  kadardır.  Yoksa  Esrarı  çoktur.  Tekellüf
           olmasın diye kısa kestim.

                  YİRMİDÖRDÜNCÜ ÂYET ve ÂYETLER: Hem Sure-i Zümer,
           hem    Sûre - i  Câsiye,    hem     Sûre - i  Ahkaf'ın    başlarında    bulunan
                           ِ
                                       ِ
                                   ِ
              مي   كحْلا  ِزي    زعْل ا للّٰا ن ِ   م باتكلا لي  نت Âyât-ı Azîmeleridir. Şu
            ِ

                                      َ ْ ُ
                                              ْ َ
                            ه َ
                        َ
                َ
   86   87   88   89   90   91   92   93   94   95   96