Page 87 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 87
BİRİNCİ ŞUA 89
Şu Âyetin umum mânasındaki tabakalarından bir tabaka-i işariyesi bu asra
ِ
ش
dahi bakıyor. Çünki انرون انَل ممتَا انبر نوُلوقي hem mânaca kuvvetli
ْ ْ
ُ َ
َ
َ َ ُ
َ َّ َ َ
münasebeti var... Hem cifirce bin üçyüz yirmialtı ederek o tarihteki
hürriyet inkılâbından neş'et eden fırtınaların hengâmında herşey'i sarsan o
fırtınaların ve harblerin zulümatından kurtulmak için Nur arayan
Mü'minler içinde, Resail-in-Nur Şâkirdleri az bir zaman sonra tezahür
ettiklerinden bu Âyetin efrad-ı kesiresinden bu asırda bir mâsadakı onlar
ِ
olduğuna bir emâredir. انَلرفغاو Cümlesi bin üçyüz altmışa bakıyor.
ْ َ
َ ْ
Demek bundan beş altı sene sonra İstiğfar devresidir. Resail-in-Nur
Şâkirdleri o zamanda İstiğfar Dersini vereceğini remzen bir îmâdır.
YİRMİNCİ ÂYET:
ِ
ِ
ِ
ِ
ِ
ين نم ءومْلل ةمحر و ء شافش وه ام ن ا رقْلا نم ل ِن نو
ْ ُ
ُ َ َ ُ
َ
َ
َ ٌ َ
َ ُ َ
َ
ْ ُ
ٌ َ ْ
ِّ
Şu Âyet-i Azîme sarihan Asr-ı Saadette Nüzûl-ü Kur'âna baktığı
gibi sair asırlara dahi mâna-yı işârîsiyle bakar. Ve Kur'ânın Semasından
ilhamî bir surette gelen şifadar Nurlara işâret eder. İşte doğrudan doğruya
Tabib-i Kulûb olan Kur'ân-ı Hakîm'in Feyzinden ve ziyasından iktibas
olunan Risalet-ün-Nur, benim çok tecrübelerimle umum mânevî
derdlerime şifa olduğu gibi Resâil-in-Nur Şâkirdleri dahi tecrübeleriyle
beni tasdik ediyorlar. Demek Resâil-in-Nur bu Âyetin bir mâna-yı
işârîsinde dahildir. Ve bu duhulüne bir emâre olarak
ِ
ِ
ِ
ين نم ءو مْلل ةمحرو ءافش وه ام nin makam-ı cifrîsi bin üçyüz otuzdokuz
ش
َ
َ
ٌ َ ْ
ٌ َ َ
َ ُ َ
ُ ْ
ederek aynı tarihte Kur'ândan ilham olunan Resail-in-Nur bu asrın mânevî
ve müthiş hastalıklarına şifa olmakla meydana çıkmağa başlamasından, bu
Âyet ona hususî remzettiğine bana kanaat veriyor. Ben kendi kanaatımı
yazdım, kanaata itiraz edilmez.
YİRMİBİRİNCİ ÂYET VEYA ÂYETLER:
ِ
ِ
ِ
ِ
ٍ
ٍ
ٍمي قتسم طارص ٰ لٰا هيدهو ۞ ٍمي قتسم طارص ٰلٰا ب ر َ شِّ ن۪ي ده َّ نا ن۪ ِ لق
َ
َ
ْ ُ
ْ ُ
ٰ َ
َ
ْ ُ
ُ ٰ َ َ
َ
sekiz dokuz Âyetlerde "Sırat-ı Müstakîm"e nazarı çeviriyorlar. Ve bu
doğru,