Page 260 - Risale-i Nur - Mesnevi-i Nuriye
P. 260

FİHRİST                                                                                                                 263

          Bu  Hârika Risale  mühim  bir  "İ'lem"inde,  medenî  Mü'min ile medenî
          kâfirin suret ve sîret ve zahir ve bâtın farklarını gayet belig bir tarzda
          beyan ediyor. Ve neticede bu farkı körlere de göstermek için diyor ki:
          "Eğer  istersen  hayalinle  Nurşin  karyesindeki  Seyda'nın  meclisine  git
          bak: Orada fukara kıyafetinde melikler, padişahlar ve insan elbisesinde
          Melaikeleri bir Sohbet-i Kudsiyede göreceksin. Sonra Paris'e git ve en
          büyük  localarına  gir,  göreceksin  ki,  akrepler  insan  libası  giymişler  ve
          ifritler  adam  suretini  almışlar  ilâ  âhir"  diyerek  daha  başka  cihetteki
          farklarını "Lemaat" ve "Sünuhat"a havale eder.
          Başka  bir  "İ'lem"de,  Risale-i  Nur'da  Yirmiyedinci  Söz  namını  alan
          İçtihad Risalesi'ni dört sahifede hülâsa ediyor.
                 HUBAB'IN BİRİNCİ ZEYLİ … … … … …    97-106
                 Farisî  bir  Münacatla  başlar.  Bu  Münacatın  Türkçesi  Yedinci
          Rica'da ve Onyedinci Söz'ün zeylinde vardır.
                 Üstadımız  hiç  Farisî  tahsil  etmediği  halde  o  kadar  mükemmel
          Farisî bir lisan ile te'lif edilmiştir ki, o zamanki Afgan Sefiri bu Eseri
          takdir hisleri içerisinde Afganistan'a göndermiştir. Bu Farisî Münacatın
          akabinde:  "Ey  Mücahidîn-i  İslâm"  başlığı  altında  Türkçe  olarak
          meb'usana  on  maddelik  bir  hitab  vardır.  Bu  hitabın  tesiriyle  Meclis-i
          Meb'usanda  küçük  bir  oda  olan  Mescid,  büyük  bir  salona  tebdil
          edilmiştir.
                 ZEYL-ÜL HUBAB …  … … … … … … … … 107-115

                 Hubab'ın  İkinci  Zeyli  de  çok  mühim  Hakikatları  ihtiva
          etmektedir.
                 6- HABBE… … … … … … … … … … … … . 116-133
                 İki  zeyli  vardır.  Bu  Risalenin  birinci  "İ'lem"i,  Hakikat-ı
          Muhammediye  (A.S.M.)  Âlemin  hem  Sebeb-i  Hilkati,  hem  Çekirdeği,
          hem  Meyvesi,  hem  Netice-i  Hilkat-i  Âlem  olduğunu  gayet  edibane  bir
          üslûb ile beyan ediyor. Diyor ki: Eğer Âlemi bir Kitab-ı Kebir olarak
          görsen,   Kâtibinin   Kaleminin   Mürekkebi    Nur-u    Muhammed
          Aleyhissalâtü  Vesselâmdır.  Eğer  Âlemi  bir  şecere  suretinde  görsen,
          evvelâ Çekirdeği, sonra Meyvesi yine Nur-u Muhammed Aleyhissalâtü
          Vesselâm'dır. Eğer Âlemi bir zîhayat libasını giymiş görsen, Onun Ruhu
          Nur-u  Muhammedî  Aleyhissalâtü  Vesselâm'dır.  Eğer  Âlemi  bir  gül
          bahçesi  olarak  görsen  onun  Andelib-i  Zîşanı  yine  Nur-u  Muhammedî
          Aleyhissalâtü Vesselâm'dır."

                 Risalenin sonunda gayet güzel bir Tazarru' ve Niyaz ve İstiğfar
          vardır.
   255   256   257   258   259   260   261   262   263   264   265