Page 318 - Risale-i Nur - Şualar
P. 318

320                                                                                                                                    ŞUÂLAR


          Münafıklar, böyle vaziyetlerde Kardeşlerin Tesanüdünü ve birbirine karşı
          hüsn-ü  zanlarını  bozmak  için  derler:  "İşte  o  kadar  ehemmiyet  verdiğin
          zâtlar; âdi, âciz İnsanlardır." Her ne ise, musibette gerçi çok zararımız var,
          fakat  umum  Âlem-i  İslâmı  alâkadar  edecek  bir  keyfiyet,  bir  vaziyet
          olmasından  pek  çok  ucuz  olarak  pek  büyük  kıymeti  var.  Buna  benzer
          vukua  gelen  hâdiseler,  ya  siyaset-i  diniye  veya  başka  sebebler ile  umum
          Âlem-i İslâm namına olamadılar.
                                          * * *

              Eski  Said'in  matbu'  "Lemaat"  başındaki  acib  imzası  az  tağyir  ile
          şimdiki halime ve yetmişinci sene-i ömrüme tam muvafık gelmesi cihetiyle
          yazdım.  Münasib  görseniz  hem  müdafaatın,  hem  Meyve'nin,  hem  küçük
          Mektubların  âhirinde  imza  yerinde  yazarsınız.  İşte  o  garib  imza,  gelen
          üçbuçuk satırdır:


                                         ٌ ع ۪  ادل ٌ َا َّ

          Yıkılmış  bir  mezarım ki, yığılmıştır içinde Said'den altmış dokuz em-
                                                                                             vat bâ-âsam (*) âlâma
          Yetmişinci olmuştur, o mezara bir mezar taşı, beraber ağlıyor hüsran-ı
                                                                                                                      İslâm'a
          Ümidim var ki, istikbal Semavatı zemin-i Asya, bâhem olur teslim Yed-
                                                                                                       i Beyza-i İslâma
          Zira Yemin-i Yümn-ü İmandır; verir Emn-ü Eman ü Emniyeti enâma.

                                          * * *

              Aziz, Sıddık Kardeşlerim!

              Sizin Tesanüdünüze benim ziyade ehemmiyet verdiğimin sebebi yalnız
          bize ve Risale-i Nur'a menfaati için değil, belki Tahkikî İmanın dairesinde
          olmayan ve nokta-i istinada ve  sarsılmayan bir Cemaatin kat'î buldukları
          bir Hakikata dayanmağa pek çok muhtaç bulunan Avam-ı Ehl-i İman için
          dalalet  cereyanlarına  karşı  yılmaz,  çekilmez,  bozulmaz,  aldatmaz  bir
          Merci',  bir  Mürşid,  bir  Hüccet  olmak  cihetiyle  sizin  kuvvetli
          Tesanüdünüzü gören kanaat eder ki; bir Hakikat var, hiç bir şeye feda
          edilmez,  ehl-i  dalalete  başını  eğmez,  mağlub  olmaz  diye  Kuvve-i
          Maneviyesi ve İmanı kuvvet bulur, ehl-i dünyaya ve sefahete iltihaktan
          kurtulur.
                 -----------------
          (*):  Günahlar demek.
   313   314   315   316   317   318   319   320   321   322   323