Page 324 - Risale-i Nur - Şualar
P. 324

326                                                                                                                                    ŞUÂLAR


              B  i  r  i  n  c  i  s  i  :  Tahliyeniz  uzamamak  için  ben, Ankara'ya  birşey
          gönderip  müracaat  etmeyecektim.  Fakat  mahkeme,  mahrem  ve  gayr-ı
          mahrem Risaleleri ve eski ve yeni Mektubları karıştırarak Ankara'ya gön-
          derdiğinden, mecburiyetle buradaki ehl-i vukuf gibi mahrem Risaleleri esas
          ederek  oradaki  ehl-i  vukuf  aleyhimize  hükmetmemek  için  mahremlere,
          hususan Beşinci Şua'ın Süfyan ve İslâm Deccalı hakkında gayet kuvvetli
          cevab  veren  Müdafaat  Risalesi'ni  ve  felsefe-i  tabiiyenin  verdiği  küfr-ü
          mağruraneyi  ve  İman  aleyhinde  cür'etkârane  tecavüzünü  kıran  Meyve
          Risalesi'ni o makamata göndermek zarurî ve lâzım idi.

              İ  k  i  n  c  i      N  o  k  t  a  :  Aziz  Kardeşlerim!  Sizin  bu  ehemmiyetli
          Mektubunuzun  cevabını  yazarken,  benim  elime  aynı  Mektubu  verdiler.
          "İkinci Nokta"ya başladım, kaldı. İşte tamam ediyorum, dikkat ediniz. Eğer
          bu  fikrin  faidesiz  avukatınız  tarafından  tervici  varsa,  her  halde
          mahkûmiyetimize  tarafdar  olanların  bir  tedbiridir  ki;  Ankara'daki  ehl-i
          vukuf  buradaki  ehl-i  vukuf  gibi,  neşrolunmayan  mahrem  ve  hususan
          Beşinci  Şua  Risalelerini  esas  edib,  bütün  Risale-i  Nur'a  teşmil  edib
          müsadere  etmek  ve  Beşinci  Şua'ın  mes'elelerini,  Risale-i  Nur'u  okuyan
          bütün  bîçare  talebelerin  dersleridir  diye,  onları  benim  suçumla  tam
          bağlamak  için  dehşetli  bir  plândır.  Beni  konuşmaktan  men'etmek  ve
          yazdıklarımı  müsadere  ile  Ankara'ya  göndermemek  fikriyle  müdür  ve
          müddeiumumî  muavini  müşkilat  vermeleri  kuvvetli  bir  emaredir  ki;
          Müdafaatın  cerhedilmez  cevabları  yetişmeden Ankara  aleyhimize  hüküm
          vermek içindir.

              Ü  ç  ü  n  c  ü   N  o  k  t  a  :  Zâten  mes'eleyi  uzatacak  ehemmiyetli
          Kitabları ve evrakları ve Müdafaaları dahi Ankara'ya göndereceğini, mah-
          keme reisi o gün söyledi. Elbette şimdi yetişmiş. Şimdi benim muntazam
          ve izahlı iki müdafaanamem gitse, belki mes'eleyi çabuk halleder, mes'ele
          uzanmaz, ta'cil eder, çabuk aile sahibleri kurtulurlar. Fakat ben ve benim
          gibi  alâkasızlar  kurtulmaya  değil,  belki  Hakaik-i  İmaniyeyi  mülhid-
          lere,  mürtedlere  karşı  müdafaa  etmek  için,  en  müsaid  bir  yer  olan
          hapiste kalmak lâzımdır.

              D ö r d ü n c ü   N o k t a : Risale-i Nur beraet etmezse ve benim
          müdafaatım nazara alınmazsa; faidesiz, zahirî inkârınız sizi kurtarmayacak.
          Vahdet-i mes'ele    haysiyetiyle     biz    birbirimizle    bağlanmışız;    yalnız
          münasebetleri  pek   az   bulunan    bir   kısım    arkadaşlar    kurtulabilirler.
   319   320   321   322   323   324   325   326   327   328   329