Page 87 - Münafığın Derin Karanlığı
P. 87

ad nan o k t ar (haru n  y ahy a)






                     TAR HTEK  TÜM ÖNEML  ŞAHISLARIN YANINA,

                     DER N ŞEYTAN  YAPILANMALARA  ST HBARAT SAĞLAYAN

                     MÜNAFIK AJANLAR YERLEŞT R LM ŞT R

                     Tarihi kaynaklarda, 'istihbarat örgütlerinin münafıkları kullanarak yaptıkları
                 casusluk faaliyetlerine' dair çok çeşitli örnekler yer alır. Zira eğer bir yerde hak

                 olan bir dava, başarılı bir hak din mücadelesi varsa, bunun karşısında şeytani
                 bir yapılanmanın olmaması da mümkün değildir. Bu, Kuran'da bizlere bildirilen
                 bir Adetullahtır. Dolayısıyla, hakka karşı batıl düşüncelerini hakim kılmak isteyen

                 odaklar olacak; ve elbette ki bu topluluklar, galip gelebilmek için ellerinden gelen
                 her türlü sinsi ve kalleşçe oyunu oynayacaklardır. Çünkü hak, küfrü fikren ezer ve

                 mağlup eder. Dolayısıyla küfür de refleks olarak kendini savunmaya ve buna engel
                 olmaya çalışır. Bunun için de hak yolda yürüyen iman edenlerin arasına mutlaka
                 'muhbirlik yapacak istihbaratçılar' yerleştirmek ister. Allah Müslümanlar arasında

                 kalarak, küfre istihbarat sağlayan münafık karakterli insanların küfürle olan kirli
                 ittifakına bir ayette "... İçinizde onlara 'haber taşıyanlar' vardır..." (Tevbe Suresi,
                 47) sözleriyle dikkat çekmiştir. Bu ayet, tarihin başlangıcından bu yana, gelmiş

                 geçmiş ve gelecekte de yaşayacak olan tüm Müslüman topluluklar için geçerlidir.
                     Örneğin Osmanlı İmparatorluğu zamanında, sinsi ve ikiyüzlü münafıklar kü-
                 çücük bir bilgi dahi edinebilmek için, Sultan Abdülhamit'in yanından hiç ayrıl-

                 madan beklemişlerdi. Ve bu yolla çok fazla istihbarata ulaşmayı da başarmışlardı.
                 Kimi saray doktoru, kimi danışman, kimi de Sultan Abdülhamit'in sözde en

                 yakın dostları olarak Saray'da kendilerine kilit noktalarda birer yer edinmişlerdi.
                 Bu kişiler gece yarılarına kadar Padişah'ın yanından ayrılmıyorlardı. O da, belki de
                 bu insanların güvenilir, sadık ve kendisine bağlı kimseler olduğunu zannediyordu.

                 Oysaki onun yanında kalmaktaki tek amaçları istihbarat elde etmekti. Ve edin-
                 dikleri tüm bilgiyi, Osmanlı Devleti'ni parçalamayı hedefleyen o dönemin İngiliz

                 Derin Devleti'ne aktardılar. Ardından da bilindiği gibi Sultan Abdülhamit'i  maddi
                 manevi gözden düşürdüler ve görevinden aldırarak, etkisiz hale getirdiler.
                     Münafıkların bu tür girişimleri Osmanlı İmparatorluğu döneminde başa

                 geçen her Padişah ile birlikte devam etti. Münafıklar Fatih Sultan Mehmet'in
                 yanına da, Sultan Süleyman'ın yanına da ve tüm şehzadelerin ve Saray erkanının
                 yanına da, hep bu sinsi yöntemlerle yanaştılar.













                                                                                                             85
   82   83   84   85   86   87   88   89   90   91   92