Page 169 - Risale-i Nur - Barla Lahikası
P. 169
BARLA LÂHİKASI 171
karşı "Aman siz ne yapıyorsunuz?" diyerek kendisinin itliğini isbat edip,
mağruriyetinden içeriye tükürdü. O anda Üstadım o dinsizin yüzüne
tükürüp "Git yanımızdan pis!" dedi, tardetti. Hemen o zaman elimi sağ
taraftaki deliğe uzattığımda bir kasatura geldi. Hiç meslek ve
meşrebimize uymayan, her cihetle muhalif hareket eden Hasan isminde
bir adam o kasaturayı alıp ve ucuyla o dinsizi göstererek, "Aman
Efendim, aman Hocam siz yalnız Emir buyurunuz, bu dinsizin imhasına
sebeb ben olacağım." dedi ve aynı zamanda bir sağ omuzuna, bir de sol
omuzuna vurdu ve gitti. Bütün bu dinsizler bunu görünce tevehhüme
düşüp "Başımıza bela bulduk, bizden hocanın yanına kimse gitmez.
Ancak Edhem Çavuş (Haşiye) var, onu gönderelim, bizim için
yalvarsın, yakarsın.. aman biz hepsinden vazgeçtik." dediler...
O sabah bu garib rü'yayı Zühdü Efendi ve Hâfız Ahmed
ağabeylerime söyledim. Hattâ o gün Hâfız Ahmed, Üstadımı ziyaret için
iki bardak su ile beraber Isparta'ya gitmek istedi. Fakir de gittiğine
memnun oldu. Rü'yayı tenbih ettim, çünki o gece gördüm. Nitekim
söylemiş. Fakat çok acıklı haberden o kadar müteessir oldum ki o
zaman anladım, Ruhumdaki sıkıntı bu imiş. (Haşiye-1)
Lütfü
----------
(Haşiye): Cây-ı hayrettir ki, o gecede Keçiborlu'da bulunan Edhem Çavuş
herkesten evvel o hâdiseden müteessir olarak imdada gelmişti.
(Haşiye-1): Garib ve latif bir Tevafuktur ki; Isparta'da cumartesi gecesinde
başıma gelen gayet sıkıntılı bir hâdiseyi sekiz sene Kemal-i Sadakatla, hiç
gücendirmeden bana Hizmet eden Sıddık Süleyman aynı zamanda, benim gibi aynı
sıkıntı çektiğinden ve sebebini de bilmediğinden Isparta'ya pazardan evvel geldi.
Sıkıntısının manevî sebebini de anladı. Süleyman'ın ne kadar selim bir Kalbi
bulunduğu malûmdur. Hem aynı gecede, Has Talebelerin içinde Letafet-i Kalbiyle
mümtaz Küçük Lütfi, bu fıkrada mezkûr rü'yayı ve sıkıntıyı görüp aynı sıkıntıma
iştirak ve az bir tabir ile aynı vaziyetimi müşahede ediyor.
Elhasıl: Süleyman'ın selim Kalbi, Lütfi'nin latif Ruhu imdadıma koşmak
istemişler. Demek ki, Risale-i Nur'un Şakirdlerinin Ruhları birbiriyle alâkadardır.
Cesedleri müteaddiddir; Ruhları müttehid hükmündedir...
ِ
ِّ َ ۪ بر ِلضف نم اَذه
ْ َ ْ
ٰ
Süleyman Rüşdü namındaki Kardeşimiz, bu hâdise gecesinden evvel -
sabahleyin- bana ve Bekir Bey'e dedi ki: "Ben bu gece bir rü'ya gördüm. Bu rü'yada
siz Üstadımı valinin makamında vali olarak gördüm. Etrafınızda hükûmet adamları
bulunuyordu. Elinizde bulunan küçük bir kâğıda not yapmışsınız, nutuk
söyleyecekmişsiniz.