Page 67 - Risale-i Nur - İşaratü'l-İcaz
P. 67

MAHİYET-İ KÜFÜR                                                                                                69

                  C- İkinci ve üçüncü inzarlara lüzum kalmadığına işarettir. Yani
           yaptığın inzar faide vermedi, bundan sonra da faidesiz kalır.
                  S- İnzar etmemekte faidenin bulunmaması zahirdir.
               ِ
            ۪مهرذنت۪ َ ل۪مَا  kaydında ne faide vardır?
           ْ ُ ْ ْ ُ
                      ْ
                    ْ
                  C-  Sükût  etmek,  bazan  muhatabın  insafa  gelip  matlub  işe
           muvafakatına sebeb olur.

                  S- Kur'an-ı Kerim, başka makamlarda terhibden sonra tergib de
           yaptığı halde, burada tergibi terketmiştir. Esbabı nedir?

                  C- Küfür makamına, ancak terhib ve tahvif münasibdir. Hem de
           küfür gibi mazarratları def'etmek, Cennet'i kazanmak gibi menfaatların
           celbinden daha evlâ ve daha tesirlidir. Maahaza buradaki terhib, tergibi
           de  andırıyor.  Çünki  inzar  ve  adem-i  inzarı  gören  hayal,  zıddiyet
           münasebetiyle, derhal tebşir ve adem-i tebşire intikal eder.

                  Azizim! Herbir hükmün başka şeylere hizmet eden çok manaları
           olduğu ve herbir hükümden takib edilen gizli maksadlar bulunduğu ve
           bu  Kelâmın  da  Hazret-i  Muhammed'e  (A.S.M.)  işaret  eden  manaları
           olduğu  gibi;  küfrü  takbih  etmek  maksadıyla,  büyük  bir  ölçüde
           tenkiratta bulunmuştur. Ezcümle:

                  Peygamber  Aleyhissalâtü  Vesselâm'ın  görmekte  olduğu
           zahmetlerin tahfifine ve göstermekte olduğu hırs ve şiddetin tehvinine
           medar olmak için, Mana-yı Harfî kabilinden bazan imalarda bulunmuş
           ve  eski  Resullerin  hallerini  nazara  alarak,  onlara  iktida  ile  teselli
           yollarını göstermiş ise de; bu bir Kanun-u Fıtrîdir, tahammül ve inkıyad


           lâzımdır diye lisan-ı hal ile ilân etmiştir. Bu Âyet ۪ميظع ۪۪با ۪ َذع۪مهَلو
                                                                         َ ْ ُ َ
                                                                 َ
                                                                    ٌ
           Cümlesine kadar bütün eczasıyla, küfrü takbih ve tenfir ile nehyeder.
           Ve ehl-i küfrü tehdid ve tahvif ile küfürden terhib eder. Ve keza bütün
           kelimatıyla,  küfrün  büyük  bir  musibet  olmakla  beraber,  lezzeti  yok
           elemi  var,  Nimeti  yok  nıkmeti  var  diye  ilân  eder.  Ve  keza  bütün
           Cümleleriyle,  küfrün  her  şeyden  zararlı  olduğunu  tasrih  eder.  Evet
           onlar  İman  etmediklerinden  ve Cevher-i Ruhu ifsad ve bütün elemleri
           içine alan küfür musibetine maruz kaldıklarından  اونمءوي۪ َ ل ye bedel
                                                                ِ
                                                              ُ ْ ُ
                                                                     ْ
           اورفَك tabiriyle işaret edilmiştir.
             ُ  َ

                        Ve keza ۪رفُكلا ۪۪ ۪ نوُكتْي َ۪۪لا Kelimesine bedel
                                َ ْ
                                       َ ْ
                                           ُ ْ َ
   62   63   64   65   66   67   68   69   70   71   72