Page 92 - Risale-i Nur - İşaratü'l-İcaz
P. 92
94 İŞÂRÂT-ÜL İ’CAZ
۪ مُكبر۪ Yani: Sizi terbiye eden ve büyüten Odur. Ve sizin
ْ َّ َ
Mürebbiniz Odur. Öyle ise siz de, Ona İbadet etmekle abd olunuz!
Ey arkadaş! Vakta ki Kur'an-ı Kerim İbadeti emretti. İbadet ise
üç şeyden sonra olabilir. Birincisi: Mabudun mevcud olmasıdır.
İkincisi: Mabudun Vâhid olmasıdır. Üçüncüsü: Mabudun İbadete
istihkakı bulunmasıdır. Kur'an-ı Kerim o üç mukadder suale işaret
etmekle beraber şartlarının delillerini de zikrederken, Mabudun
Vücuduna dair olan delilleri iki kısma ayırmıştır:
Birisi: Hariçten alınan delillerdir ki, buna âfâkî denilir.
İkincisi: İnsanların nefislerinden alınan bürhanlardır. Buna
enfüsî tesmiye edilir. Enfüsî olan kısmını da, biri nefsî diğeri usûlî
olmak üzere iki kısma taksim etmiştir. Demek, Mabudun Vücuduna üç
türlü delil vardır: Âfâkî, nefsî, usûlî.
Evvelâ, en zahir ve en yakın olan nefsî delile ۪مُكقَلخ ي ۪۪ ۪ َّلَا ۪ ذ
ْ َ َ
ِ
Cümlesiyle, usûlî delile de ۪مُكلبق۪ن ِ ۪ ني ۪ ۪ م َ ۪ ذَّلا َ ۪ ۪ و Cümlesiyle işaret
َ
ْ
ْ ْ
etmiştir. Sonra, İbadet insanların Hilkat ve Yaratılışına ta'lik edilmiştir.
İbadetin Hilkat-ı Beşere terettübü iki şeyden ileri geliyor: Ya
insanlar ilk yaratılışında İbadete istidadlı ve Takvaya kabiliyetli olarak
yaratılmışlardır. Ve o istidadı ve o kabiliyeti onlarda gören, onların
İbadet ve Takva Vazifelerini göreceklerini kaviyyen ümid eder.
Veyahut insanların Hilkatinden ve memur oldukları Vazifeden ve
teveccüh ettikleri Kemalden maksad, İbadetin Kemali olan Takvadır.
۪ نوقَّتت۪مُكلعَل Şu Cümle, her iki noktaya da tatbik edilebilir. Yani
َّ
َ ُ َ ْ
َ
istidad ve kabiliyetinizde ekilen veya Vazife ve Hilkatinizden
kasdedilen Takvanın kuvveden fiile çıkarılması lâzımdır.
Sonra Kur'an-ı Kerim'de Mabudun Vücuduna aid âfâkî delillerin en
ِ
karibine اشارف۪ضرَلا ۪ ْا۪مُكلَ۪لعج Cümlesiyle işaret edilmiştir. Ve bu
ُ َ
َ ْ
َ َ
َ
işaretten, Arz'ın bu şekle getirilmesiyle nev'-i beşere ve sair hayvanata
kabil-i sükna olarak hazır bulundurulması, ancak Allah'ın ca'liyle
(yapmasıyla)