Page 625 - Risale-i Nur - Sözler
P. 625

ÜÇÜNCÜ MEVKIF






                                                         ِ
                                                      ِ
                                    ِ
                                               ِ ٍ
                                     ٓهدمح ِ ب  حِبيَ َّلاا ء َ شَ نم ناو
                                     ْ َ
                                         ُ َ ُ
                                                     ْ
                                                        ْ َ
                                                  ْ
                                          ِّ

                    Şu Üçüncü Mevkıf İki Nokta'dır. O da İki Mebhas'tır.

                                     BİRİNCİ MEBHAS

                                     ِ
                                  ِ
               ِ
                           ِ ٍ
                   ٓ هدمح ِ ب  حِبيَ َّلاا ء َ شَ نم ناو Sırrınca: Herşeyden Cenab-ı Hakk'a karşı
                ْ َ
                                    ْ َ
                                 ْ
                    ُ َ ُ
                              ْ
                      ِّ
           pencereler hükmünde çok vecihler var. Bütün mevcûdatın Hakaikı, bütün
           Kâinatın Hakikatı; Esma-i İlâhiyyeye istinad eder. Herbir şeyin Hakikatı, bir
           İsme  veyahut  çok  Esmaya  istinad  eder.  Eşyadaki  sıfatlar,  san'atlar  dahi,
           herbiri birer İsme dayanıyor. Hattâ hakikî fenn-i hikmet, "Hakîm" İsmine ve
           hakikatlı fenn-i tıp "Şâfî" İsmine ve fenn-i hendese "Mukaddir" İsmine ve
           hâkeza... herbir fen, bir İsme dayandığı ve Onda nihayet bulduğu gibi, bütün
           fünun  ve  kemâlât-ı  beşeriye  ve  tabakat-ı  kümmelîn-i  insaniyenin
           Hakikatları, Esma-i İlâhiyyeye istinad eder. Hattâ Muhakkikîn-i Evliyanın
           bir kısmı demişler: "Hakikî Hakaik-i Eşya, Esma-i İlâhiyyedir. Mahiyet-i
           Eşya ise, o Hakaikın gölgeleridir." Hattâ birtek Zîhayat şeyde, yalnız zahir
           olarak yirmi kadar Esma-i İlâhiyyenin Cilve-i Nakşı görünebilir. Şu ince ve
           dakik  ve  pek  büyük  ve  geniş  Hakikatı,  bir  temsil  ile  fehme  takribe
           çalışacağız. İki üç ayrı ayrı elek ile elemek suretinde tahlil edeceğiz. Ne
           kadar uzun beyan etsek yine kısadır. Usanmamak gerek. Şöyle:

             Nasılki  gayet  mahir  bir tasvirci  ve  heykeltraş  bir Zât,  gayet  güzel  bir
           çiçekle ve İnsan cins-i latifinden gayet güzel bir hasna'nın suret ve heykelini
           yapmak istese; evvelâ, o iki şeyin umumî şekillerini bazı hatlarla tayin eder.
           Şu tayini, bir tanzim iledir, bir takdir ile yapıyor. Hendeseye istinaden hudud
           tayin ediyor. Şu tanzim ve takdir, bir Hikmet
   620   621   622   623   624   625   626   627   628   629   630