Page 623 - Risale-i Nur - Sözler
P. 623
OTUZİKİNCİ SÖZ’ÜN İKİNCİ MEVKIFI 625
ِ
تستسمرد تسم ر بار ب تاديجيم تارذ ههَ تسم تاِح رسارس
ََّ َ
َ
ْ ْ ََْ
َ
ْ َ ْ ََ
َْ ََ
ْ َ َْ ََ ْ َ ُ َْ
Yâni: Muhabbet-i İlâhiyyenin Tecellisinde ve o Şarab-ı Muhabbetten
herkes istidadına göre mesttir. Malûmdur ki: Her Kalb, kendine İhsan edeni
sever ve Hakikî Kemale Muhabbet eder ve Ulvî Cemâle meftun olur.
Kendiyle beraber sevdiği ve Şefkat ettiği Zâtlara dahi İhsan edeni daha pek
çok sever. Acaba, -sâbıkan beyan ettiğimiz gibi- herbir İsminde binler İhsan
Defineleri bulunan ve bütün sevdiklerimizi İhsanatıyla mes'ud eden ve binler
Kemâlâtın menbaı olan ve binler Tabakat-ı Cemâlin medarı olan binbir
Esmasının Müsemması olan Cemil-i Zülcelâl, Mahbub-u Zülkemal, ne
derece Aşk ve Muhabbete lâyık olduğu ve bütün Kâinat, Onun Muhabbetiyle
mest ve sergerdan olmasının şayeste bulunduğu anlaşılmaz mı?
İşte şu Sırdandır ki; "Vedud" İsmine mazhar bir kısım Evliya, "Cennet'i
istemiyoruz. Bir Lem'a-i Muhabbet-i İlâhiyye, Ebeden bize kâfidir"
demişler.
Hem ondandır ki; Hadîste geldiği gibi: "Cennet'te bir dakika Rü'yet-i
Cemâl-i İlahî, bütün Cennet Lezaizine faiktir."
İşte şu nihayetsiz Kemâlât-ı Muhabbet, Vâhidiyet ve Ehadiyet dairesinde
Zât-ı Zülcelâl'in kendi Esma ve mahlûkatıyla hasıl olur. Demek o daire
haricinde tevehhüm olunan kemâlât, kemâlât değildir...
BEŞİNCİ REMİZ: Beş noktadır:
Birinci Nokta: Ehl-i dalâletin vekili der ki: "Ehadîsinizde dünya tel'in
edilmiş, "cîfe" ismiyle yâdedilmiş. Hem bütün Ehl-i Velayet ve Ehl-i Haki-
kat, dünyayı tahkir ediyorlar. "Fenadır, pistir" diyorlar. Halbuki sen, bütün
Kemâlât-ı İlâhiyyeye medar ve hüccet, onu gösteriyorsun ve âşıkane ondan
bahsediyorsun?
ELCEVAB: Dünyanın üç yüzü var:
Birinci yüzü: Cenab-ı Hakk'ın Esmasına bakar. Onların Nukuşunu gös-
terir. Mâna-yı Harfiyle, Onlara âyinedarlık eder. Dünyanın şu yüzü, hadsiz
Mektubat-ı Samedaniyedir. Bu yüzü gayet güzeldir. Nefrete değil, Aşka
lâyıktır.