Page 129 - Risale-i Nur - Kastamonu Lahikası
P. 129
KASTAMONU LÂHİKASI 131
İnşâallah, bu sıkıntılı hâdise dahi, münafıkların aks-i maksuduyla,
Risale-i Nur'un fütuhatını başka bir mecrada teshile vesile olur.
Beşinci Şua, yirmibeş sene evvel mesaili yazılan, yalnız bir-iki
sahife tatbikat ilâve edilip Şualar'a giren Beşinci Şua ellerine geçmesi
ehemmiyetlidir. Fakat bunda da bir Hikmet var. Belki onlara kendi
mesleklerini bildirmek ve Cehennem'e gidenin mahiyetini bilmek için,
fevkalâde iktidar haricinde bir kaza-i İlahîdir, diye Cenab-ı Hakk'ın
Hikmetine ve İnayetine ve Hıfzına itimad edip, merak etmeyiniz.
Hem siz, hem onlar bilsinler ki Sadaka belayı def'ettiği gibi;
Risale-i Nur Anadolu'dan, hususan Isparta, Kastamonu'dan âfât-ı
semaviye ve arziyenin def' u ref'ine vesiledir. Evet Sabri'nin
ِ ِ ى
ِ ِ دوجْلاِ َ ل ِ عِ توتساو ِ ... ِ ۪ عَلبا ِ ض ِ َٓ اي ِ َا ِ ر Âyetinden istihrac ettiği mana,
ْ َ َ
ِّ س َ ْ َ ْ َ ْ س
haktır ve mutabıktır.
Evet Risale-i Nur, Sefine-i Nuh gibi Anadolu'yu Cebel-i
Cudi hükmüne getirip, küre-i arzın yangınından ve tufanından
kurtulmasına bir sebebdir. Çünki za'f-ı İmandan gelen tuğyan,
ekser musibet-i âmmeyi celbettiği gibi; İmanı fevkalâde kuvvetlen-
diren Risale-i Nur, o musibet-i âmmeyi dairesinin haricine
bırakmağa Rahmet-i İlahiye tarafından vesile oldu. Bu ehl-i dünya,
bu Anadolu halkı Risale-i Nur'a girmeseler de ilişmesinler. Eğer
ilişseler; yakında bekleyen yangınlar, tufanlar, zelzeleler ve
taunların istilâsına uğrayacaklarını düşünsünler, akıllarını başları-
na alsınlar. Madem biz onların dünyalarına karışmıyoruz, onların
da lüzumsuz bir halde bu derece Âhiretimize karışmalarında
onlara felâket getirmek ihtimali kavîdir.
İşte bu sekiz aydır, hususan bu heyecan veren bu hâdisenizle
beraber; şimdi yanımdaki Feyzi ile Emin ve bütün bana temas
eden dostlar şahiddirler ki, bu sekiz ay zarfında bir tek defa, ne
Harb-i Umumî'yi, ne siyaseti sormamışım. Ve odamdan işitilen
radyoyu da, üç senedir dinlemedim. Halbuki benim, binler adam
kadar dünyaya bakmak münasebet var. Demek bize ilişen,
doğrudan doğruya İmana tecavüz eder. Onları, Cenab-ı Hakk'a
havale ediyoruz. Hem ehl-i siyasete hiç münasebetimiz olmadığı
halde, kat'î bilsinler ki; bu memlekette, bu asırda, milleti
anarşilikten, tereddi ve tedenni-i mutlakadan kurtaracak yegâne
çaresi, Risale-i Nur'un Esasatıdır.