Page 63 - 7. Sayı Ekim-Kasım 2021
P. 63
uzun durdum burada
hem çok duyulmamalı buralar.
karşılıksız çıkmıştım şehrimde ve dikkatle durduğum aynam yoktu
kanla emzirdiğim bu kış fazla uzaklaşmış olamazdı
çünkü buz kesilmiş alnımla kendi aramda italik bir marş gibiydim:
kopmak için tanrım gürültüsünden bu kemiklerin
şehri yeniden kurmak için bak tanrım mızrağım hazır
tanrım senin soğuğunu giyindim karların sesini kısamaz mısın?
öylece duracak mıyım burada kamburum ağır
işe yarar balçığın varsa ört üzerini bu sessizliğin
kaldıkça buralarda inatla bir türkü oluyorum özenle erkan oğur
zeynebim türküsü ne fena bilmem farkında mısın?
tanrım bir kabuk yarayı ıskalayabilir
ıskalandıkça boy veren yara olabilir insan.
umuyorum bugün burada ve şimdi
zamanın ve kahverenginin hızını kestiği bir ağaç kovuğunda
gözlerin de ses çıkaran bir şeyler olduğunu öğreniyorum
boynu bükük ikindilerinden bir çocuğun
şimdi beni ne bileylesin, bocaladığım ıslık incitsin beni
canımda silikleşen çocuk parkları alsın mı beni
kim geçsin yanımdan, kim yanaşır telaşla buruşturduğu akşamıyla…
gitmeliyim, doğrul
gitmeliyim, çalıştır adımlarını
gitmeliyim, yeni bir adrese doğ
gitmeliyim, ekmek al, yuvarlan karanlığa, sokağa çarp.
söktüm apoletlerini meydanların
aynı mesafeden konuşabiliriz:
gözleriniz durmadan uzun ve iklimlere uygun
bunu bana neden demediniz?
ne çok durdum burada
hem çok duyulmamalı buralar.
63 Buluntu Kutusu